Artvin Belediye Başkanı Bilgehan Erdem, yerel yönetimlerin artan mali yük altında ezildiği, yetkilerinin sınırlandığı ve merkezi yönetimin belediyeleri yok sayan yaklaşımının halkın temel hizmetlere erişimini zorlaştırdığı vurgulandı. Açıklama, kamuoyuna adeta bir basın bildirisi gibi sunuldu.
TBB Encümenleri tarafından yapılan ortak değerlendirmede, belediyelerin içinde bulunduğu yapısal sorunlar ele alınırken, demokrasi ve halk iradesi vurgusu öne çıktı. Bilgehan Erdem yaptığı basın açıklamasıyla ortak metni okudu. Artvin özelinde de yerel yönetimlerin yaşadığı sıkıntıların altını çizmesiyle dikkat çekti.
Erdem Açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Belediyelerimiz; halkın doğrudan seçtiği, kamu hizmetlerini yerinden, şeffaf, katılımcı ve etkin bir biçimde gerçekleştiren kamu kurumlarıdır. Anayasanın 127’nci maddesinde, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nda ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda belediyelerin görev, yetki ve sorumlulukları açık bir şekilde tanımlanmıştır. Buna rağmen belediyelerimizin yetkileri son yıllarda sistemli bir şekilde tırpanlanmakta; merkezi idare tarafından hem siyasi hem de ekonomik olarak baskı altına alınmaktadır.”
Bilgehan Erdem, açıklamasında Türkiye’deki yerel yönetimlerin yalnızca hizmet üreten değil, aynı zamanda halkın sesini merkeze taşıyan demokratik kurumlar olduğunu hatırlatarak, “Her geçen gün belediyelerimizin mali kaynaklarına el konuluyor, hizmet üretme kapasiteleri zayıflatılıyor, merkezi idarenin vesayeti genişliyor” ifadelerini kullandı.
Ortak açıklamada, özellikle büyükşehir belediyelerinin ulaşım ve altyapı yatırımlarına dönük kredi taleplerinin Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından keyfi şekilde reddedildiği, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ise kentsel dönüşüm süreçlerinde belediyeleri devre dışı bırakarak TOKİ ve Emlak Konut gibi kuruluşları yetkili kıldığı örneklerle anlatıldı. Bu durumun hem kaynak israfına hem de şehircilik planlamasında kaosa yol açtığı vurgulandı.
Bilgehan Erdem, konuyla ilgili açıklamasında şu sözlere yer verdi:
“Bizler seçilmiş belediye başkanlarıyız. Bu ülkenin yurttaşlarının oylarıyla göreve geldik. Halka hizmet için çalışıyor, kentlerimizi yaşanabilir kılmaya çalışıyoruz. Ancak merkezi hükümetin her adımda önümüze set çekmesi, yerel demokrasiyi yok sayması kabul edilemez. Belediyelerin itibarsızlaştırılması, halkın iradesine darbedir.”
Ortak bildiride ayrıca, son dönemde bazı belediye başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atanması da eleştirilerek, “Bu uygulamalar halkın sandıktaki iradesini gasp etmektir” denildi. Demokratik sistemlerde halkın yöneticisini seçme hakkının kutsal olduğu belirtilen açıklamada, yerel yönetimlerin özerkliğini korumanın demokrasinin temel şartı olduğu vurgulandı.
