Artvin’de haftalık kurulan halk pazarında yaşanan durgunluk, hem esnafı hem de alışverişe gelen vatandaşları olumsuz etkiliyor. Yaz mevsiminin başlamasına rağmen sebze ve meyve fiyatlarının düşmemesi, özellikle dar gelirli kesimin bütçesini zorlarken, esnaf ise satış yapamamaktan şikâyet ediyor. Pazar tezgâhlarındaki etiketler cep yakarken, alım gücü düşen vatandaşlar sadece fiyatlara bakmakla yetiniyor.
Pazarcı Seydullah Kara, pazardaki fiyat artışlarını örneklerle anlatırken, özellikle nektarinin dikkat çekici bir seviyeye ulaştığını vurguladı. Kara, “Pazarın en yüksek fiyatı ne yazık ki nektarin. 2 adet nektarin 100 lira. Yerli fasulye var, kilosu 70 lira. Kayısı Iğdır’dan geldiği için biraz daha ucuz ama zaten bitmek üzere. Üzümün kilosu ise 150 lira” dedi.
Yaz aylarında yerli üretimin artmasıyla birlikte fiyatların düşeceğine dair beklenti, bu yıl gerçekleşmedi. Kara, hem girdi maliyetlerinin yüksekliğine hem de üretimdeki azalmaya dikkat çekerek, tüketici kadar esnafın da mağdur olduğunu dile getirdi.
Pazarda alışveriş yapan emekli yurttaşlar da fiyatların ulaştığı seviyeye tepki gösterdi. Kamu emeklisi Erdal Kerman, “Pazara geldik, geziyoruz ama pazar berbat. Çok pahalı, milletin alım gücü ortada. Beni çekme, pazarı çek, bak bakalım alışveriş yapan var mı? Ben emekliyim, maaşım nispeten iyi ama biz istiyoruz ki herkes iyi para alsın, herkes iyi yaşasın. Çünkü bu hayatın bir tekrarı yok” diyerek mevcut ekonomik tabloyu özetledi.
Kerman, seçim dönemlerinde düşük gelirli vatandaşların siyasi tercihlerine de sitem ederek, “14 bin lira maaş alan arkadaşlar, ‘Biz memnunuz, bize dokunmayın’ deyip yine gidip oy veriyorlar” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Sadece sebze ve meyve değil, pazarda satılan diğer ürünlerde de fiyat artışı gözleniyor. Takı ve aksesuar satarak geçimini sağlamaya çalışan Serpil Bahar, hem hava şartlarının hem de ekonomik koşulların satışları etkilediğini söyledi. Bahar, “Bugün Artvin’de sert bir rüzgar vardı, bu nedenle satış yapamadık. Her şey çok pahalı. Ben gençler için takı, toka gibi ürünler satıyorum ama gençlerde artık ne istek kaldı ne de eğlence. Saat oldu 16.00, hâlâ siftah yapamadım” diye konuştu.
Başka şehirlerde satış yaparken daha iyi kazandığını belirten Bahar, Artvin’de müşteri bulmanın zorlaştığını ifade etti. Ürünlerine ilgi olduğunu ancak fiyatların alım gücünü aştığını söyleyen Bahar, “Soran çok ama fiyatlar yüksek olduğu için kimse alamıyor. Önceden insanlar 50-100 liraya bir aylık sebze alırdı, şimdi o parayı çocuk bile beğenmiyor. Tokalar 50 liradan aşağı değil, parfümler 500 liradan başlıyor. İnsanlar fiyatları duyunca şaşırıyor” sözleriyle yaşanan ekonomik sıkıntının boyutlarını gözler önüne serdi.
Artvin pazarındaki tablo, ülkedeki genel ekonomik krizin yerel yansımalarından sadece biri. Üretim maliyetlerinin artması, lojistik sorunlar, düşük alım gücü ve bölgesel ekonomik daralma; hem esnafı hem de tüketiciyi kıskaca almış durumda. Pazar artık sadece alışverişin değil, geçim derdinin konuşulduğu bir alan hâline gelirken, fiyatların düşmesi için umutlar ise bir sonraki mevsime kalmış görünüyor.