Partisi Artvin İl Başkanı Gültekin Soydan, 6 Şubat’ta kahramanmaraş merkezli ve 10 ilde meydana gelen deprem felaketinden sonra yapılacak olan çalışmalarda köylerin cazibe merkezi haline getirilmesi gerektiği belirtdi.
Saadet Partisi Artvin İl Başkanı Gültekin Soydan yaptığı açıklamada deprem felaketinden sonra sağlıklı adımlar atılması gerektiğini ve yeni yanlışların yapılmaması gerektiğini belirterek “Yıkılan köy ve kentler yeniden inşa edilirken bu husus nazari dikkate alınmalı ve köyler yeniden cazibe merkezi haline getirilmelidir. Köylerde yaşayacak olan vatandaşların başta sağlık olmak üzere tüm sorunlarına cevap verilmelidir” şeklinde konuştu.
Yapılan açıklamalarda şu ifadelere yer verildi
“Yaşadığımız büyük deprem felaketinin yaraları sarılmaya çalışılırken mutlaka sağlıklı adımlar atılmalı ve yeni yanlışlara imza atmaktan özenle kaçınılmalıdır. Mesela yıkılan köyler ve kentler yeniden inşa edilirken köyler yeni cazibe merkezleri haline getirilmelidir. Yeni cazibe merkezleri olarak köyler öne çıkarılmalıdır. Yıllardır ülkemizde cazibe merkezleri olarak şehirler öne çıkmış ve tabir caizse köyler büyük oranda boşaltılmıştır. Cazibe merkezi haline gelen şehirler, köylerde yaşayanların yeni yaşam alanları haline gelmiştir. Bu akım sadece şehirleşmekle yetinmemiş bir de büyük şehirler, ana kentler furyası başlamıştır. İşte şimdi yıkılan köy ve kentler yeniden inşa edilirken bu husus nazari dikkate alınmalı ve köyler yeniden cazibe merkezi haline getirilmelidir. Köylerde yaşayacak olan vatandaşların başta sağlık olmak üzere tüm sorunlarına cevap verilmelidir.
On beş-yirmi milyonluk şehirler yerine sekiz yüz-dokuz yüz nüfuslu köyler tercih edilmelidir. Ve deprem kuşağı üzerindeki büyük şehirlerin nüfuslarının bu köylere kayması için seferber olunmalıdır. Depreme dayanıklı bir iki katlı binalar ile olası bir depremin verebileceği zarar asgariye indirilmelidir.
Köylerin cazibe merkezleri haline getirilmesi ile tarımsal üretim de kendiliğinden katlanarak artacak ve "paramız var" diyerek saman ithalatı gibi lüzumsuzluklara gerek kalmayacaktır. Köylerin cazibe merkezi haline getirilmesi elbette kolay bir iş değildir ama hiç kuşkusuz Kanal İstanbul gibi projelerden çok daha gerekli bir iştir. Köylerin cazibe merkezi haline getirilmesi ile büyük şehirler rahat bir nefes alacaktır.
Büyük şehirlerin devasa ihtiyaçlarını karşılamak için harcanacak paralar köylerin cazibe merkezi haline gelmesi için yeter de artar bile!
Köylerine dönecek olanlar hem huzurlu bir ortamda günlerini geçirecekler hem de tarımsal üretime katkıları ile ülke ekonomisine destek sağlayacaklardır. Ülke genelinde insanlar şehirlerde üst üste oturmak yerine köylerde bahçeli evlerde oturarak hayatın tadını çıkaracaklardır. Evet, depremin yaraları sarılırken köylerin cazibe merkezi haline getirilmesi unutulmamalıdır.”
Ayla ALKAN
