Gürcistan sınırındaki Kemalpaşa’da, mazot fiyatlarına gelen son zam halkı derinden etkiledi. Özellikle ulaşım ve tarım sektöründe çalışan yurttaşlar, yakıt giderlerinin kontrol edilemez hale geldiğini, bu durumun hem kendi kazançlarını hem de tüketiciye ulaşan ürün fiyatlarını doğrudan etkilediğini ifade ediyor. İlçede taksiciden sebze satıcısına, şoförden tavukçusuna kadar hemen herkes mazot zamlarına tepkili.
Kemalpaşalı taksici Arıkan Vayiç, artan maliyetler nedeniyle artık iş yapamaz duruma geldiklerini belirterek, “100 lira yapsın da mazotu, biz de kurtulalım. Biz de her yeri kapatıp gidelim. Bakın, gelmişiz ve oturuyorum, akşam saat 17.00. Kim binecek arabaya? Güncelleme istiyoruz fiyatlara. Hopa'ya 500 liraya gidiyoruz, şimdi zam olunca bin liraya mı gidelim? Kim verecek o parayı? 500’ü vermeyen adam bin lirayı verir mi?” sözleriyle durumu özetledi. Vayiç, gün içerisinde araçlarına neredeyse müşteri bulamadıklarını ve artık mazot almanın da taşımacılık yapmanın da ekonomik olarak mantığını kaybettiğini ifade etti.
Sebze ve meyve işiyle uğraşan Muhammet Bozan da fiyatların tırmanışa geçmesinden doğrudan etkilendiklerini söyledi. Kirazın bu yıl Tokat’ta olmadığını, Erzurum’un İspir ilçesinden getirdiklerini belirten Bozan, “Mazota gelen zamlar sebze ve meyveyi aşırı derecede etkiliyor. Biz Antalya’dan, Mersin’den sebze getiriyoruz buraya. Doğal olarak sebze ve meyve fiyatları yüksek. Vatandaş tabii ki meyve alırken sıkıntı yaşıyor, gramla alıyor. Artık kilo işi kiraz alan yok gibi. Önceden insanlar poşetleri doldururdu, şimdi artık öyle kimse yok. Şeftali ve nektarinin fiyatı bu sene yüksek, kayısı biraz daha ucuz çünkü Iğdır’dan geliyor. Ama nereye kadar?” diyerek hem üretici hem de tüketici tarafında yaşanan daralmayı gözler önüne serdi.
İlçede şehir içi taşımacılık yapan bir diğer isim, şoför Hayrettin Tatar da yakıt fiyatlarının ani artışı karşısında şaşkınlık yaşadığını söyledi. Tatar, “Bir sabah kalktım, mazot 53 liraydı; Hopa’ya gittim, 56 lira olmuştu. Kemalpaşa’dan Hopa’ya 3 lira zam gelmişti. 10 bin lirayla yaylaya gittik, mazot, yıkama parası derken yaylaya bin 500 lira için gitmiş olduk. Allah sonumuzu hayır etsin. Mazotun artması her türlü ürüne yansıyacaktır” ifadelerini kullandı.
Bir ilçe sakini ise benzin zamlarının gerekçesini savaşla ilişkilendirmediğini, doğrudan hükümet politikalarıyla ilgili olduğunu düşündüğünü dile getirdi. “Benzin zamlarının İran-İsrail savaşından kaynaklandığını düşünmüyorum. Bu doğrudan devletin yaptığı bir zamdır. Biz İran’dan gaz alıyoruz, mazot almıyoruz. Zam olmaması lazım. Zamlar piyasayı durdurdu. Açıkçası piyasa çakılmış durumda. Çay paralarını versinler ki piyasada biraz yaprak kıpırdasın. Devletten başka da beklentimiz yok” dedi.
İlçede tavukçuluk yapan Ahmet Aydın da savaş söylemine karşı çıkarak, esas sorunun ekonomi yönetimindeki başarısızlık olduğunu vurguladı. “50’den sonrasını savaşa bağlıyor arkadaş ama bizim savaşla alakamız yok. Sibirya’da savaş çıksa Türkiye etkileniyor. Niye acaba? Çünkü ekonomimiz kötü. Başımızdakiler ekonomiyi yönetemiyor. Beş ay önce başladım bu işe, o zaman kanat 150 liraydı, şimdi 300 lira. Her hafta zam geliyor her şeye. Evet, güzel bir ülkede yaşıyoruz ama yerin dibine doğru gidiyoruz” diyerek yaşadığı sıkıntıyı dile getirdi.
Kemalpaşalı Osman Albay ise zamların nedenini savaşta aradığını belirtti. “Mazot zamlarının savaştan kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Sebzesi, mazotu olsun, hepsi arttı. Başka nedenleri de olabilir ama ben suçu savaşa yüklüyorum. Öncesinde de artardı biraz ama siyaset yapmayalım; ben zamları savaşa yüklüyorum” dedi.
Mazot fiyatlarının yükselmesiyle birlikte yalnızca taşımacılık değil, gıda fiyatları da ilçede hızlı bir şekilde artıyor. Vatandaşın temel tüketim kalemleri gramla alınır hale gelirken, esnaf ve üretici ise maliyetler altında eziliyor. Kemalpaşalılar hem çözüm hem de anlayış bekliyor.