Çifteköprü üzerinde toplanan köylüler, doğa dostları ve memleketinin toprağının yanında olan muhtarlar, vadinin Çamlıca Mahallesi’nde yapılan keşfi yerinde takip etti.
Avukat Bedrettin Kalın, ÇED raporundaki hataları ve eksikleri tek tek anlatarak projenin yapılmasının nelere yol açacağını dile getirdi. Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu ise ekosistem yönünden projenin kabul edilemez olduğunu bir kez daha belirtti. Çamlıca Doğa Koruma Platformu’ndan Reşat Dindar ise vadinin yaşam alanı ve yaşam kaynağı olduğunu vurguladı.
Avukat Bedrettin Kalın, “Bugün Arhavi’de Çamlıca HES’in keşfi vardı. Keşif heyetinde bilim insanları, hocalar gelmişlerdi. Bütün keşif alanını gezdik. Zaten vadide şu an bu proje kapsamında yapılmış herhangi bir şey yok. Dolayısıyla projenin etkileri anlamında bir şey görmüş değiliz. Ama planlanan, yapılmak istenen işin proje alanlarını tek tek bilim adamlarına gösterdik. ÇED raporundaki olumsuzlukları ve yanlış olanları da anlattık. Gerçekten de bu projenin bu coğrafyada uygulanması bu vadiyi yok edecek bir projedir. Öyle gördük, gerçekten öyle yorumladık. ÇED raporu son derece yetersiz bir rapordur. 1800 sayfa olmasına rağmen içerisinde birbirinin tekrarı ve ilgisiz alakasız bilgi yığıntısı varsa hepsini doldurup bir ÇED raporu haline getirmişlerdir. Dolayısıyla rapor proje yönünden yetersiz ama bu coğrafya yönünden bir cinayet belgesi olabilir” dedi.
Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu, “Bugün buranın Kafkasya ekoloji bölgesinin mütemmim yüzü olduğunu, çok özel bir parçası olduğunu anlatmış olduk. Ben de ormancılıkla ilgili bölümleri ve yapılırsa burada alabalık yönünden nelerin olabileceğini konuştuk. Aynı zamanda burası bir heyelan bölgesi. Özellikle Çamlıca Mahallesi büyük bir heyelan sahası. Diğer yandan da karşı tarafta yine böyle yer yer önemli heyelan sahaları var. Dolayısıyla burasının bu haliyle korunmasının büyük önemi var. Yine bu alan ‘doğal yaşlı orman’ dediğimiz, insan eliyle bozulmamış, dönüşüme uğratılmamış özel bir mekân. Elbette ki bir korunan alan olarak ilan edilmesi gereken bir saha,” dedi.