Koramaz’ın TMMOB üyelerine gönderdiği mektupta “Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında, yakın zamanda yaşadığımız büyük depremin acıları tazeliğini koruyorken, cumhuriyet tarihimizin en önemli seçimlerinden birine gidiyoruz.
Resmi açıklamalara göre elli binden fazla canımızı kaybettiğimiz deprem sonucunda ortaya çıkan acı tablo ve bu süreçte birbiri ardına yaşanan fiyaskolar, 21 yıldır ülkeyi yöneten iktidar partisinin ülkemizin afetlere hazırlanması konusundaki başarısızlığının göstergesidir. Bu durum aynı zamanda tek adam rejiminin yönetim anlayışının devlet kurumlarının işleyişini ne denli sekteye uğrattığını da göstermiştir. 100 yıllık cumhuriyetimizin köklü kurumlarının liyakatsiz idareciler yönetiminde yaşadığı çürüme ve yozlaşma, halkımızın can ve mal güvenliğini tehdit eder boyutlara ulaşmıştır.
Bu çürüme ve yozlaşma, tek adam rejimiyle birlikte, güçler ayrılığının ortadan kalmasının yarattığı demokratik zafiyetin ürünü olduğu kadar yöneticilerin bilim ve akıl dışı yönelimlerinin de bir sonucudur. Bilimin yol göstericiliğindeki toplumcu politikalar yerine, sermayenin ihtiyaçları doğrultusundaki rant politikalarına öncelik verilmesinin bedelini yıllardır yaşadığımız felaketlerde kaybettiğimiz on binlerce canımızla ödüyoruz. Güzel ülkemiz böylesi bir kaderi hak etmiyor…
Değerli Meslektaşım,
14 Mayıs 2023 Pazar Günü yapılacak olan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri’nde kullanacağımız oylarla sadece ülkemizi yönetecek ve mecliste bizleri temsil edecek kişileri değil, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının kaderini de belirleyeceğiz.
Ülkemizin kalkınmasında, büyümesinde, gelişmesinde emeği olan biz mühendis, mimar ve şehir plancıları ülkemizin geleceği için en fazla akıl yürüten kesimlerin başında geliyoruz. Bu ülkede hayata geçirilen her projeye, yapılan her yatırıma bilgisini ve deneyimini katan bizler, ilerici, toplumcu fikirlerimizle de bu ülkenin geleceğini inşa edenleriz.
100 yıllık cumhuriyetimizin önemli bir yol ayrımında olduğunu hepimiz görüyoruz. Bu tarihsel eşikte hepimize büyük sorumluklar düştüğünün farkındayız. Vereceğimiz oylarla cumhuriyetin geleceğini kurtarmak, çocuklarımıza umutlu yarınlar bırakmak bizlerin elindedir.
Yüreği ülke sevgisiyle dolu, zihni aydınlık, fikri ve vicdanı hür tüm meslektaşlarımızı ülkemizin geleceği için 14 Mayıs’ta oy kullanmaya, sandıklara ve demokrasiye sahip çıkmaya çağırıyorum.
14 Mayıs’ta, ülkemizi bitmeyen krizlere sürükleyen tek adam rejiminin geleceğimizi elimizden alma çabasına karşı, Cumhuriyetimizi eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik, laik temeller üzerinde yeniden inşa edebilme umudu için oy vereceğiz.
14 Mayıs’ta, toplumumuzu kuşatan karanlığa karşı aydınlıktan, savaşa karşı barıştan, dinci gericiliğe karşı laiklikten, faşizme karşı özgürlüklerden, ırkçılığa karşı eşitlikten, linç kültürüne karşı bir arada yaşamdan, rant ve sömürüye karşı emekten, yağma düzenine karşı kamusallıktan, emperyalizme karşı bağımsızlıktan ve elbette ölüme karşı hayattan yana bir ülke için oy vereceğiz.
Bu ülkeye baharı, demokrasiyi ve barışı hep birlikte getireceğiz!.. Bunu başaracağımıza tüm kalbimle inanıyorum” ifadeleri yer aldı.
Ali Eray ÇELİK