Öğrenciler 110. Yılda Şehitleri Andı Öğrenciler 110. Yılda Şehitleri Andı

Bilgili, Ramazan’ın en temel ibadetinin oruç olduğunu vurgulayarak, "Oruç, yalnızca aç ve susuz kalmak değil, aynı zamanda sabır, disiplin ve hoşgörü gibi erdemleri kazandıran bir ibadettir. Oruç tutan Müslümanlar, nefsin terbiyesi ve Allah’a teslimiyet bilincini kazanır" dedi.
Ramazan’ın aynı zamanda Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı ay olduğuna dikkat çeken Bilgili, bu nedenle Ramazan’ın "Kur’an ayı" olarak da anıldığını belirtti. Bu ayın, Kur’an’ı daha iyi anlamak ve onun rehberliğinde bir hayat sürmek için önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.
Bilgili, açıklamalarına şu sözlerle devam etti; “Ramazan, İslam dünyasında çok mübarek ve özel bir aydır. Bu ayda, Müslümanlar Allah’a olan kulluklarını daha güçlü bir şekilde yerine getirmeye gayret ederler. Ramazan’ın ibadetleri, sadece bedensel değil, aynı zamanda ruhsal ve manevi bir yenilenme sürecidir. Bu mübarek ayda gerçekleştirilen ibadetler, insanın Rabbine yakınlaşmasının, nefsini terbiye etmesinin ve toplumla olan bağlarını kuvvetlendirmesinin önemli yollarıdır.
Öncelikle, oruç, Ramazan’ın en temel ibadetidir. Oruç tutan Müslümanlar, sabah ezanından akşam ezanına kadar, yemekten içmekten, kötü sözlerden ve davranışlardan uzak durarak Allah’ın rızasını kazanmaya çalışırlar. Oruç, yalnızca aç kalmak değil, aynı zamanda sabır, disiplin, hoşgörü ve dayanışma gibi erdemleri de kazandıran bir ibadettir. Oruç, nefsin kontrol altına alınması ve Allah’ın emirlerine teslimiyetin bir ifadesidir. Bu ayın maneviyatı, Kur’an’ın insanlığa rehberlik eden mesajlarıyla daha da derinleşir. Ramazan, Kur’an’ın okunup anlaşıldığı, insanlara sabrı ve yardımlaşmayı öğreten bir dönemdir. 
Ramazan’da ayrıca teravih namazı da büyük bir öneme sahiptir. Bu namaz, geceleyin camilerde kılınan ve gönülleri huzura kavuşturan bir ibadettir. Teravih namazı, Müslümanların geceyi ibadetle geçirmelerine vesile olur. Teravih namazını kılmak, Ramazan ayının manevi havasını hissetmek ve Allah’a daha yakın olmak için önemli bir fırsattır.
Ramazan, ayrıca infak ve zekât verme zamanıdır. Müslümanlar, fakir ve muhtaç insanlara yardım eli uzatmak, Allah’ın rızasını kazanmak amacıyla zekât ve sadaka verirler. Bu ibadet, hem bireysel hem de toplumsal dayanışmayı güçlendirir. Ramazan ayında yapılan yardımlar, toplumu bir arada tutan, paylaşmayı ve yardımlaşmayı teşvik eden önemli bir vasıtadır.
İftar sofraları, Ramazan’ın diğer bir özelliğidir. Müslümanlar, oruçlarını açarken Allah’a şükreder ve iftar sofralarında sevdikleriyle bir araya gelirler. İftar, sadece karın doyurmak değil, aynı zamanda kalpleri de doyurmak, birlik ve beraberlik içinde olmayı sağlamaktır. Oruç açıldıktan sonra yapılan dua, kalpten gelen bir teslimiyet ve şükür ifadesidir.
Sonuç olarak, Ramazan ayı, Müslümanlar için bir arınma, nefsini terbiye etme ve Allah’a daha yakın olma fırsatıdır. Bu mübarek ayda gerçekleştirilen ibadetler, insanı manevi olarak güçlendirirken, toplumu da bir arada tutar. Oruç, teravih namazı, zekât ve sadaka, Ramazan’ın ruhunu yansıtan ibadetlerdir. Ramazan, sadece bir ay değil, hayatın her anında İslam’ın emirlerine uygun yaşamanın bir hatırlatıcısıdır.”

Editör: AYŞE ÖZDER