Şavşat ve Ardanuç ilçelerindeki semt pazarlarına, yöre halkına taze meyve ve sebze sunmak için gelen pazarcılar, artan girdi maliyetleri ve zincir marketlerle rekabetin zorluklarından yakınarak geçim sıkıntılarını dile getiriyor. Artan mazot fiyatları, yükselen maliyetler ve ulusal marketlerin pazarlara darbe vurması, pazarcıların geleceğe dair endişelerini artırıyor. Pazarcılar, sektördeki sıkıntıların çözüme kavuşmaması halinde pazarcılığın son bulacağını ifade ediyor.
Pazarcılardan biri, insanların alım gücünün düştüğünü ve semt pazarlarındaki satışların giderek azaldığını dile getirerek “Vatandaş 12 bin 500 lira alınca pahalı gelebilir. Vatandaş yemiyor. Eskiden bu pazara bir kamyon mal getirirdik ve hepsi satılırdı ama şimdi büyük marketler bizi bitirdi. Ufak esnafın işi zor, insanlar artık zincir marketlere gidiyor. Bu işin düzeleceği de yok. Sonunda pazarcılık bitecek ve semt pazarları da tarihe karışacak” dedi.
Zincir marketlerin yaygınlaşmasıyla yerel pazarcıların ve küçük işletmelerin kazançlarının düşmesi, esnafları ciddi bir ekonomik dar boğaza sürüklüyor.
Bir başka pazarcı ise artan masraflar ve yükselen mazot fiyatları nedeniyle maliyetlerin arttığını belirterek “Patates satıyoruz ama işler hiç iyi değil. Masraflar ağır, mazot pahalı. Fiyatlarımız yüksek değil, fakat vatandaşın alım gücü kalmadı, her şey pahalı geliyor. Eskiden bir kamyon mal satardık, şimdi marketler bizim satış yapmamızı engelliyor. Bu işlerin düzeleceği yok, sonunda biz bu işi bırakacağız” ifadelerini kullandı.
Pazarcılar, müşterilerin artık pazarlık yaparak daha uygun fiyata ürün alabilecekleri semt pazarları yerine zincir marketlere yöneldiğini belirterek, pazarcılığın sonunun geldiği düşüncesine kapıldıklarını söylüyor.
Pazarcılardan Yılmaz Gündüz, insanların ekonomik durumunun kötüleştiğini vurguladı ve zincir marketlerin yerel pazarcılardan daha fazla tercih edilmesini eleştirerek “İşler durgun. Para olsa insanlar pazardan bir şeyler alır ama para yok. Üretici emek veriyor, zahmet çekiyor ama müşteri pazara değil ulusal marketlere gidiyor. Bizimle pazarlık yaparlar ama marketlerde beş kuruş bile indirimsiz alışveriş yaparlar. Biz de elimizde mal kalmasın diye ucuz veriyoruz” dedi.
Pazarcı Ahmet Pehlivan, pazara geliş masraflarının yükseldiğinden dert yanarak şöyle konuştu:
“Mazot 500 lira tutuyor. Buradan 2-3 bin lira gelir elde ediyoruz, mal elimizde kalıyor. Vatandaşın gücü bu kadar. Kabak 100 lira ama alıcı yok.” Mazot fiyatlarının yüksekliği nedeniyle pazara ulaşmanın bile ekonomik bir yük haline geldiğini ifade eden Pehlivan, satışların düşük olması nedeniyle birçok ürünün zayi olduğunu belirtti.
Şavşat’taki pazarda yer alan başka bir pazarcı ise, alım gücünün düşmesi nedeniyle satış yapamadıklarını ifade etti:
“Milletin alım gücü yok. Ürettiğimiz ürünler elimizde kalıyor. Yoksulluk nasıl bitecek? İnsanların geçim gücü yok ki ne ile geçinecekler. Ata, dede topraklarımızda yetiştirdiğimiz ürünleri satamıyoruz. Ancak 1-2 kilo satabiliyoruz.”
Pazarcı, kendi emekleriyle yetiştirdikleri ürünlerin alıcı bulamamasının onları derinden etkilediğini belirtti.
Pazara gelen vatandaşlardan Yavuz Temiz ise artan fiyatlar karşısında iktidarı eleştirerek, ülkenin ekonomik durumunun daha iyi bir hale gelmesi gerektiğini vurgulayarak “İşlerin iyi olmasını isteriz. Fakat bizi yönetenler bu durumu görmeli. Aksi halde halk, gerekli cevabı verir” dedi.