Eğitim İş Artvin Şube Başkanı Filiz Yılmaz “ODTÜ emekçilerinin haklı taleplerinin yanındayız” diyerek servis araçları kaldırıldığı için ODTÜ Rektörlüğü önünde çadır kurup, eylem yapan emekçilere destek verdi.
"SERVİS HAKKI İÇİN YÜRÜTÜLEN BU MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ"
Yılmaz yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
“Orta Doğu Teknik Üniversitesinde 3 Temmuz Pazartesi gününden bu yana, personel semt servislerinin kaldırılmasına karşı ODTÜ emekçileri olarak Rektörlük Binası önündeki çadır eylemliliği sürdürülüyordu. Çadırda geceli gündüzlü nöbetler tutuluyor, basını ve kamuoyunu uğranılan hak kayıplarıyla ilgili bilgiler veriliyordu, etkinlikler yapılıyordu. Özetle, ODTÜ emekçilerinin haklı itirazı bu çadırda tek bir ses haline getiriliyor ve bu sesin hem ODTÜ’de hem de kampüs dışında yankılanmasını sağlanıyordu.
İlk günden itibaren son derece meşru, yasal ve barışçıl bir zeminde çadır eylemliliği sürdürülüyordu. Çadırı kurduktan birkaç gün sonra çadırın etrafı beyaz panolarla çevrilerek görünürlüğün azalması istendi. Bu trajikomik ve izaha muhtaç uygulamaya itiraz etmekten bile imtina ederek, kamuoyunun takdirine bırakıldı. 14 Temmuz Cuma gecesi ise, gerçekleştirilen film gösteriminden sadece birkaç saat sonra, içerisinde hiçbir arkadaşımız yokken, resmi ya da gayri resmi yollardan haber verme gereği bile duyulmadan çadır Rektörlük tarafından kaldırıldı.
Kaldırılan çadır 17 Temmuz günü tekrar kuruldu, bu sefer de bizzat Rektör Verşan Kök ve İç Hizmetler görevlileri çadıra gelerek ve kabulü mümkün olmayan bir tarzla nöbetçi arkadaşlarımıza çadırı kaldırın baskısı yapmıştır. Buradan ODTÜ Rektörüne ve yöneticilerine sesleniyoruz, servis hakkı için yürütülen bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz.
"ULAŞIM, BARINMA VE BESLENME HAKLARIMIZ KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR"
Yıllardır tasarruf tedbiri adı altında kamu kurumlarından ayrılan personel yerine sınırlı sayıda alım yapılarak kamu kurumlarının içi boşaltılmış, iş yükü artarken az kişi ile çok iş yaptırılması hedeflenmiştir. Birçok emekçi bunun bedelini iş cinayetleri ile ödedi, ödemeye devam etmekte. Kamu küçültülerek özel sektör eliyle yürütülen hizmetlerle emekçiler her gün daha da fakirleştirildi. Şimdi ise barınma, beslenme ve ulaşım gibi temel yaşam hakları ellerinden alınmaya çalışılmakta. Tasarruf adı altında yapılan açıklamalar ile emekçiler açlık sınırının da altında kalan gelirlerle hayatını sürdürmeye zorlanmakta. Bunu asla kabul etmiyor, tüm kamu emekçilerini hayatımız üzerinden yapılacak tasarruflar ve pazarlıklar konusunda birlik olmaya davet ediyoruz.
ODTÜ’de örgütlü beş sendikanın katılımcısı olduğu ODTÜ emekçileri adına, ODTÜ yönetimini bir kez daha uyarıyoruz. Sendikal faaliyeti engellemek de anayasal bir suçtur. Sendikal özgürlüklerimizin gerek ulusal gerekse uluslararası hukuk çerçevesinde güvence altında olduğunu hatırlatmak istiyoruz. ODTÜ yönetimini bu haklı sesi kısmanın yollarını aramak yerine, nitelikli ulaşım hakkı başta olmak üzere kazanılmış tüm hakların korunması için gerekli tedbirleri almaya davet ediyoruz.
En başından bu yana verdiğimiz sözün arkasındayız. Ulaşım, barınma ve beslenme haklarımız kırmızı çizgimizdir, bir adım bile geri atmayacağız. Servis mücadelesini daha da kararlı şekilde devam ettireceğiz. Bütün ODTÜ ve kamu emekçilerini, yaşadığımız hak gasplarına karşı daha fazla bir araya gelmeye ve mücadelemizi büyütmeye çağırıyoruz.
Üreten de yöneten de biz olacağız.”
Hikmet BAŞAR
