Hicri Takvim’e göre her yıl kameri ayların üçüncüsü olan Rebîü’l-evvel ayının 12. gecesi idrak edilen Mevlid-i Nebi, bu yıl 26 Eylül Salı gününü 27 Eylül Çarşamba gününe bağlayan gece kutlanacak.
Kutlama programı hakkında açıklamalarda bulunan Müftü Mesut Harmancı, “Artvin Müftülüğü olarak bu haftanın en güzel bir şekilde ihya edilmesi için bizler de ilimizde çeşitli faaliyetler düzenliyoruz. Ülkemiz genelinde olduğu gibi ilimizde tüm personelimizin katılımı ile Hatimler okunacak, 26 Eylül Salı günü bütün camilerimizde Mevlit Kandili Özel programı yapılacak, Başkanlığımızın çeşitli kitapları da vatandaşlarımıza dağıtılacak, esnaf ziyareti yapılacak, Çocuk Evi/Çocuk Evleri Sitesi ziyareti yapılacak, Cami-Çocuk, Cami-Kadın/Aile ve Sabah Namazı buluşmaları düzenlenecek, Şehit Aileleri ve Gazilerimiz ziyaret edilecek, Kur’an Ziyafeti düzenlenecek ve Huzurevlerimiz ziyaret edilecek.” dedi.
Mevlid-i Nebi’nin hayırlara vesile olmasını dileyen Harmancı, “Başta İslam ailemi olmak üzere bütün insanlığa huzur, mutluluk, barış ve esenlik getirmesini yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Şimdiden herkesin Mevlid Kandilini tebrik ediyorum.” diye konuştu.
Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V)’ in dünyayı teşriflerinin sene-i devriyesi olan bu güne özel, Efendimizi anmak, onu daha iyi tanımak ve insanlığa tanıtmak için Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından her yıl belirlenen temalar ile peygamberimizin bir yönü ele alınarak, o çerçevede çeşitli programlar düzenleniyor.
Bu yılki temanın “İman ve istikamet” olduğunu aktaran Harmancı, açıklamasında şunları söyledi:
“Konuyla ilgili açıklama yapan Müftü Mesut Harmancı, “Yüce Rabbimiz, insanı düşünebilen, doğru ile yanlışı ayırabilen, iyiliği hakim kılması için doğu yola kanalize olabilecek şekilde yaratmıştır. Gönderdiği peygamberleri, indirdiği kitapları, hakkın ve hakikatin rehberliğinde dosdoğru yolu göstermiştir. İslam, bu yolu Müslümana bir hedef olarak sunmuş, Kur’an bizi bu yola çağırmış, Peygamberimiz bu yol üzere bize rehberlik etmiştir. İşte bu yol, sırat-ı müstakimdir. Hayatı bu doğrultuda tanzim etmek, bu yolda istikrarlı bir şekilde yürümek ise istikamettir. İstikamet, kişinin imanla Allah’ın emniyetine sığınmasıdır. İman hayatımızı anlamlandıran en yüce değer, bütün bir benliği ve varlığı kapsayan en temel disiplindir. İman etmekle kişi, hem kendi varlığına, hem bütün var oluşa, hem hayata, hem de ölüm ve sonrasının anlamına ilişkin sorulara cevaplar bulur. İstikamet üzere olmak imanın kişilerde hayat bulması, imanı ibadete ve güzel ahlaka dönüştürmesi ile mümkündür. İmanın ibadete yansıması, Kur’an-ı Kerim’in ilk sûresi Fâtiha’da yer alan “Ey Rabbimiz! Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz. Bizi dosdoğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet.” (Fâtiha,1/5-7) ayeti mucibince riya ve gösterişten arınarak yalnızca Allah’a kul olmakla mümkün olur. İmanın ahlaka yansıması ise, “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.” (İbn Hanbel, II, 381) buyuran Peygamberimizin güzel ahlakını şiar edinmek ve özümseyerek hayatına aktarmakla mümkündür.” ifadelerini kullandı.
Ayla ALKAN