Seçim süreci boyunca, toplumda korku ve panik havası yaratmak için polis devletinin tüm olanaklarını ve medyanın büyük bir kesimini seferber etmekten geri durmayan, kamu kaynaklarını sonuna kadar sömürenlerin seçim günü de birçok hukuksuzluk ve antidemokratik uygulamaya imza attıklarını dile getiren Gümüş, “Dolayısıyla anti demokratik bir ortamda ve eşitsiz koşulların gölgesinde gerçekleştirilen 28 Mayıs seçimlerinin kazananı yoktur” ifadelerini kullandı.
Seçimlerin geride kaldığını söyleyen Gümüş, “Ancak derinleşen yoksulluktan, işsizlikten, gelir adaletsizliğinden, emek sömürüsünden, kadın düşmanı gerici ittifaklardan hukuksuzluktan beslenen anti demokratik sistem orta yerde durmaktadır.
İktidar bloğunun kutuplaştırıcı, milliyetçi söylemleri, toplumu ikiye ayrılan politikaları işsizliği, yoksulluğu görünmez kılmıştır. Bu nedenle emek ve meslek örgütleri başta olmak üzere tüm demokrasi güçlerinin görev ve sorumluluğu daha fazla artmıştır. Seçim sonuçları bize, emekten, demokrasiden, eşitlikten, barıştan, kardeşlikten yana olanlar olarak önümüzdeki dönemde dayanışma ve mücadeleyi daha da yükseltme görevi yüklemiştir” diyerek KESK olarak dün olduğu gibi yarın da iktidarda kimin ya da kimlerin olduğuna bakmaksızın emeğin haklarını, demokrasiyi, laikliği, barışı sahiplenmeyi sürdüreceklerini vurguladı ve açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı:
“Emekçilerin alın terinin karşılığını aldığı, hakkın haksızlıktan yüce, sevginin nefretten üstün, aydınlığın karanlıktan güçlü olduğu bir ülkeye kavuşacağımız günü yakınlaştırma mücadelesinden asla taviz vermeyeceğiz.
Emek bizim, gelecek bizim!”
Hikmet BAŞAR