Unutulmaya yüz tutmuş dolgu taş evlerini büyük bir aşkla yapan Arhavili sanatkar Ramiz Uzun, marifetli elleriyle ilmek ilmek dolgu taş evlerini yaparak Karadeniz’in kültürünü yaşatıyor.
Doğu Karadeniz Bölgesindeki evler, orman ve yeşille bütünleşerek güzel manzaralar ortaya çıkarıyor. Bölgede günden güne azalmaya başlayan taş evler ile birlikte eskiden yanında bulunan serenderler yiyeceklerin zararlılardan korunması ve depolanmasını sağlayan, ahşap ambarlar ile eşsiz ve kültürel bir yapı oluşturuyordu.
Zamanla azalmaya başlayan yapıtların unutulmaması için 66 yaşında ki Ramiz Uzun emekli olduktan sonra dolgu taş evlerinin maketlerini yaparak bölgenin kültürünü geleceğe aktarıyor.
Sanatkar Uzun, yapılan sanatın bir sabır işi olduğunu ve severek yapılması gerektiğine dikkat çekti. Uzun, “ Bu evler Karadeniz’in kültürüdür. Dolgu taş evleriyle birlikte kültürümüzde olan serenderleri de yapıyorum. Rize’den sarpa kadar bu tarz evler var her köyde ama şimdi böyle evlerin çoğu yıkıldı bizde o yüzden onların kültürünü yaşatmaya çalışıyoruz. Yaptığım evler hep dolgu taşlardır. Vatandaşlarda alıyor bu ürünleri ama genellikle kamu kuruluşları alıp gelen misafirlere hediye ediyorlar. Bu şekilde yaşatmaya çalışıyoruz” dedi.
Yapılan maket evlerin boyutlarına göre yapım sürelerinin uzadığını vurgulayan sanatkar Uzun, “Orta boy evi 3-4 günde bir tane yapabiliyorsunuz. Çok çok aşama vardır çünkü. Küçük evleri bir günde yapabiliyorsun. Vatandaşa pahalı olduğu için pek alamıyor yalnız buralı olup da şehir dışında kalanlar meraklı olduğu için onlar çok talep gösteriyor. Bunu yapan pek sanatkar yok bir kazım hocamız var burada oda öğretmen birde benim. Bu iş sabır işidir. Malzemeler hep MDF, üzerinden beş milimlik onları kesiyoruz ondan sonra iyicene çıtalar halinde kesip içine kaliteli alçı dolduruyoruz. Kuruduğunda boyama işi yapılıyor, çatılara şıngıl kullanıyoruz. Önceden çam kozalağı kullanıyorduk fakat şimdilerde bulunmuyor” ifadelerine yer verdi.
Sanatkar Uzun, çırak yetiştirme noktasında sorun yaşandığını belirterek “Çırak yetişmiyor çünkü bu sabır işidir, şimdi gençler geliyor bir iki saat sonra kaçıyorlar sabır yok çünkü. Bu işi sabırla, severek yapacaksın. Biraz da el yatkınlığı olacak, mimari bölümün olacak” dedi.
