Hukukçu ve eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini üstlenen Recep Tayyip Erdoğan ile Ekrem İmamoğlu hakkında yapılan soruşturmaların şeffaflaştırılmasına yönelik dikkat çeken bir açıklama yaptı. Eminağaoğlu, her iki ismin de belediye başkanlıkları sürecindeki dosyaların halkla paylaşılması gerektiğini savundu.
Recep Tayyip Erdoğan, 1994-1999 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürütmüştü. Bu dönemde, Erdoğan hakkında çeşitli suçlamalarla açılan birçok soruşturma bulundu. Ancak, bu soruşturmalardan bazılarının işlemeye alınmadığı, bazılarının ise zaman aşımına uğradığı veya dokunulmazlık nedeniyle bekletildiği belirtiliyor. Ayrıca, "Rahşan affı" olarak bilinen yasa nedeniyle de bazı dosyaların ertelendiği iddia ediliyor. Bu dönemdeki soruşturmaların sonuçları hala netleşmiş değil ve kamuoyunda merak konusu.
Eminağaoğlu, Erdoğan’ın eski belediye başkanlığı dönemine dair yapılan soruşturmaların gizliliğinin kaldırılması gerektiğini ve bu döneme ait tüm dosyaların halkla paylaşılmasını talep ediyor. “Erdoğan çıksın, o dönemin dosyalarını, soruşturma klasörlerini yayınlasın. Halk gerçekleri görsün” diyen Eminağaoğlu, şeffaflık ve hesap verebilirliğin önemini vurguluyor. Eminağaoğlu, bu dosyaların yayınlanmasının halkın güvenini tazeleyeceği ve geçmişte yaşananların ne kadar ciddi olduğunun anlaşılmasını sağlayacağını düşünüyor.
Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görevine devam ederken, 2024 ve sonrasında sürekli olarak hakkında yeni soruşturmalar açılıyor. Eminağaoğlu, İmamoğlu’nun da hakkındaki soruşturmaların gizliliğinin kaldırılmasını ve kendi dosyalarının halkla paylaşılmasını gerektiğini belirtiyor. İmamoğlu’nun geçmişine dair yapılan soruşturmaların halk tarafından bilinmesi gerektiğine dikkat çeken Eminağaoğlu, bu süreçte de şeffaflığın ve hukukun üstünlüğünün sağlanmasının önemine değiniyor.
Eminağaoğlu, her iki belediye başkanının da görev sürelerine dair soruşturmaların ve dosyaların şeffaf bir şekilde açığa çıkarılmasının, yalnızca demokrasi adına değil, aynı zamanda temiz siyaset ve hukuk devleti ilkelerinin güçlendirilmesi adına da kritik olduğunu ifade etti. "Erdoğan ve İmamoğlu, dosyalarını halkla paylaşsınlar. Böylece hem geçmişte yaşananlar netleşir hem de halk, kendisine hizmet eden yöneticilerinin ne kadar dürüst olduğunu görme şansına sahip olur" diyen Eminağaoğlu, demokrasi adına bu tür bir adımın atılmasının büyük bir önem taşıdığını belirtti.
Eminağaoğlu, yaptığı açıklamada Erdoğan’a da seslendi ve "Var mısın Erdoğan? Haydi hodri meydan" diyerek, eski belediye başkanlık dosyalarının halkla paylaşılmasının şeffaflık açısından önemli olduğunu yineledi. Bu çağrısı, hem Erdoğan hem de İmamoğlu’nun geçmişteki belediye başkanlıkları süreçlerine dair kamuoyunun daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlamayı amaçlıyor.
Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun açıklamaları, sadece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanları’nın geçmiş dosyalarına değil, aynı zamanda Türk siyasetine dair önemli bir şeffaflık talebini de gündeme taşıyor. Bu açıklamalar, Türkiye'deki mevcut hukuk sisteminin ve siyaset anlayışının daha hesap verebilir ve şeffaf bir hale gelmesi için bir fırsat sunuyor. Hem Erdoğan hem de İmamoğlu’nun, geçmişteki belediye başkanlıkları dönemleriyle ilgili dosyalarını açıklaması, halkın doğru bilgiye ulaşması açısından önemli bir adım olabilir.
Şeffaflık ve hukuk devletinin gerekliliği üzerine yapılan bu çağrı, tüm siyasi partilere ve liderlere örnek teşkil edebilir. Türkiye’nin demokrasi ve hukuk anlayışının güçlenmesi için bu gibi adımların atılması gerektiği, Eminağaoğlu’nun önerisiyle bir kez daha gündeme geliyor.
