20.Hopa Kültür Sanat ve Deniz Festivali kapsamında Hopa Müze Evi’nde “İnsan, Hayvan ve Ötesi” başlıklı söyleşi gerçekleşti.
Akademisyen Süreyya Karacabey, Aktivist Yazar ve Çizer Aslı Alpar, Aktivist Alev Aktürk eşliğinde hayvan yasası hakkında değerlendirmelerde bulundular.
Akademisyen Süreyya Karacabey, hayvanların yok sayılamayacağını vurgulayarak hayvanların insanlarla ortak noktalarının olduğunu dile getirdi. Karacabey, “Modernizm çalışmış şehir plancılarının kitaplarına bakın hayvanlarla ilgili bir ibareye rastlamıyorsunuz çünkü hayvanlar birden bire görünmez oluyor. Nerede görüyorsunuz hayvanları hayvanat bahçelerinde, sömürgecilik sırasında Paris’te açılan sergide… Bu meselede göze çarpan durum şu; birinin ya da birilerinin ölmesine kim karar verir? İster dindar olun ister materyal bir açıdan bakın biz birini öldürme hakkını nereden buluyoruz?” şeklinde konuştu.
“Altındağda Katliam”
Aktivist Aslı Alpar, Altındağda yaşanan hayvan katliamı hakkında bilgi vererek yaşanılan olayı şu sözlerle anlattı; “Bir gece Ankara Altındağda çalışan bir personelin burada hayvanları öldürüyorlar yetişin diye bir ihbarı geldi. Bunun üzerine bir grup hayvansever bu barınağa geçti ve dediler ki barınak temiz bir şey yok ama barınağın arkasından çok ağır bir koku geliyor. Bizde kokunun barınağın arkasındaki mezbaneden geldiğini düşündük. Sonra ilk giden gruptan ağlamalı titremeli dönüşler gelmeye başladı ve köpek ölüleri olduğunu söylediler. Buraya acilen avukat, savcı, polis ve gazeteciler gelsin demeye başladılar. Köpek mi emin misiniz diye sormaya başladık ısrarla, kanıt fotoğraf atın dedik ama kimse bunu yapamadı, yapmak istemedi. Ama kesin olduğunu söylediler bizde işte bir grup gazeteci arkadaş, Ankara Barosu avukatları ve veteriner hekimler olmak üzere bir grup gittik. Bizi jandarma içeri aldı ve basına fotoğraf çekin dedi.
Veterinerlerin yönlendirmesiyle birlikte ölülerin fotoğraflarını çekmeye başladık ki savcıyı çağırabilmek için kanıt olsun elimizde. Gerçekten çok canice öldürülmüş hayvanlar vardı. Orada bir poşet içerisinde koyun ölüsü vardı. Orada o hayvanı köpeklerden ayırdık ve sadece köpeklerin fotoğraflarını çektik. Burada şunu anlatmak istedik; nasıl karar veriyoruz köpekler öldürüldüğü zaman katliam olduğuna ya da koyunlar öldürüldüğü zaman sıradan olağan bir şey olduğuna? Bu ikisi arasındaki farkı nasıl çiziyoruz?” dedi.
Söyleşide moderatörlüğü üstlenen Aktivist Alev Aktürk, “Bir torbaya kedileri doldurmuş ve dereye atmış bir kadına sen kendi çocuğunu emanet edebilir misin? Aklın geride kalmaz mı?” diyerek yaşanılan hayvan katliamlarına tepki gösterdi.
