Artvin’in Hopa ilçesinde yaşayan Asiye Yılmaz, gençliğinde okuyamadığı üniversiteyi 64 yaşında kazandı.
Evlendiğinde ilkokul mezunu olan ancak okuma sevgisi sayesinde liseyi açıktan bitiren Yılmaz, çocuklarını okuttuktan sonra kendisi de üniversite eğitimine başlamak istedi.
Daha önce iki kere üniversite sınavına giren ancak tercih yapma cesaretinde bulunamayan Yılmaz, eşinin ve çocuklarının desteği ile tercihini yaptı.
Artvin Çoruh Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümünü kazanan Yılmaz, hayallerini gerçekleştirmek için okula kaydını yaptırdı.
Çocuklarını okutmak için kendi eğitimini ertelediğini aktaran Yılmaz, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Liseyi açıktan bitirdim. Üniversite okumayı hayal ediyordum ama önceliğim çocuklarımdı. 3 çocuğum var hepsi okudu iyi yerlere geldiler, şimdi sıra bana geldi. Ben de kendimi üniversiteli yaptım.” dedi.
Daha önce 2 kere üniversite sınavına girdiğini ancak tercih yapmadığını ifade eden Yılmaz, “İşler var, kazanırsam nasıl yaparım diye kaygılandım. Eşim de rahatsızdı bu yüzden tercih yapmadım.” diye konuştu.
Sınava hazırlık sürecinden bahseden Yılmaz, deneme çözerek hazırlandığını saatlerce ders çalışmak için vakti olmadığını kaydetti.
Yüksek Öğrenime Geçiş Sınavına girdiğinde yaşadığı hisleri anlatan Yılmaz, “Çocukların için çekindim, sonra dedim beni örnek alırlar. Süreyi tam kullandım. Hocalar ‘teyze keşke çocuklar senin gibi olsalar’ dedi. Maceralı bir süreçti. Eğlenceli olduğu için yine sınava girmek istedim. Şimdi eşimin sağlığı iyi, işleri yoluna koyduk. İçimde heves kalacağına hayalimi gerçekleştirmek istedim.” ifadelerini kullandı.
Gençlere asıl zenginliğin bilgi olduğu öğüdünü veren Yılmaz, açıklamasında şunları söyledi: “Gençler kısa yoldan para kazanmak için uğraşıyorlar. Ama bilginin hazine olduğunun farkında değiller. Bilgi varsa para vardır. Dünyayı bilgi satın alır. Bizim çocuklar bunun farkında değiller. Çocukların başarısızlığı eğitim sisteminden de kaynaklanıyor. En deli çağlarında onlara sınav yükü yüklüyoruz. Herkes okuyacak diye bir kaide de yok ama çocuğunun yeteneğine göre yöneltmek gerekiyor.”
Eşine eğitim sürecinde desteğini esirgemeyen Nizamettin Yılmaz da, yaptığı açıklamada, “Emekli Milli Eğitim Şube Müdürüydüm. Yaklaşık 42 yıl hizmet ettim eğitim camiasına. Çocuklarım üniversite mezunu her biri vatanına milletine hayırlı bireyler oldular. Hanımda da merak vardı, siz okudunuz ben de okurum dedi. Azmi vardı zaten. Çocuklar evde ders çalışırken o da öğrendi. Sınava girdi ve başardı. Çevreye iyi bir örnek oldu. Okumanın yaşının olmadığını herkesin bilmesi lazım.” şeklinde konuştu.
Eşiyle gurur duyduğunu dile getiren Yılmaz, “Üniversiteyi kazanmasaydı da onunla yine gurur duyardım çünkü devlete, millete, vatana 3 tane hayırlı evlat yetiştirdi. Hepsini okuttu, onlar da görevinin başında vatana hizmet ediyorlar.” dedi.
Hikmet BAŞAR