ARTVİN

“Halkın İradesine Darbe Kabul Edilemez”

CHP Artvin İl Gençlik Kolları yöneticisi Mihraç Özışık, tutuklanan belediye başkanlarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu sadece bireylere değil, doğrudan halkın iradesine yönelik bir saldırıdır” dedi.

Abone Ol

Türkiye’de son dönemde yaşanan gelişmeler, hukuk devleti ve demokrasi tartışmalarını bir kez daha ülkenin gündemine taşıdı. Kayyum uygulamaları ve seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanmasına yönelik tepkiler artarken, bu tepkilerden biri de Artvin’den geldi.

CHP Artvin İl Gençlik Kolları Yerel Yönetimlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Mihraç Özışık, yaptığı açıklamayla yaşananları sert bir dille eleştirdi. Özışık, tutuklamaların yalnızca bireyleri değil, doğrudan halkın iradesini hedef aldığını belirtti.

Özışık açıklamasında, iktidarın demokrasiyi baskı ve zor yoluyla bastırma girişimlerinin yeni olmadığını ifade ederek, “Bugün, Türkiye’de demokrasinin ve hukukun canına okumak için bir kez daha harekete geçildi” dedi. Seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanmasının sadece bu kişilere yönelik bir adım olmadığını vurgulayan Özışık, bunun Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik temellerine yönelik açık bir saldırı olduğunu dile getirdi.

“İktidar, siyasi muhalefeti susturmanın ve demokrasiyi yok etmenin, baskı ve zulümle bir yere varacağına inanıyor olabilir” diyen Mihraç Özışık, halkın iradesinin yok sayılmasının bu ülkenin geleceğini ve ruhunu ortadan kaldıramayacağını belirtti. Tutuklamaların yalnızca belediye başkanlarının değil, onlara oy veren milyonlarca yurttaşın da sesini susturmayı hedeflediğini söyledi.

Açıklamasında, yaşanan sürecin hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmadığını, aksine iktidarın hukuku kendi çıkarlarına göre şekillendirdiği bir döneme girildiğini savunan Özışık, şu ifadeleri kullandı:

“Bu uygulama, hukuk devleti ilkesini, anayasal düzeni ve demokratik seçme hakkını hiçe saymaktır. AKP iktidarının, hukuku adeta kendi çıkarlarına göre şekillendirme gayretinin bir sonucu olarak, bu tutuklamalar sadece birer siyasi operasyon olmaktan öteye gitmektedir. Türkiye, bir kez daha ‘Seçimle gelen, zorla gitsin’ anlayışıyla karşı karşıya kalmıştır.”

CHP’nin her koşulda halkın iradesini savunmaya devam edeceğini vurgulayan Mihraç Özışık, bu tutuklamaların yalnızca bireylerin değil, tüm Türkiye'nin suçu olduğunu ve bu suçun hesabını halkın soracağını belirtti. “Hiçbir siyasi operasyon, halkın iradesini hiçe sayma cüreti, bu ülkenin demokratik değerlerinden daha güçlü değildir” diyen Özışık, mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti.

Açıklamasının sonunda, tutuklanan belediye başkanlarının derhal serbest bırakılması gerektiğini dile getiren Özışık, “Demokrasiye yapılan bu alçak saldırıya son verilmelidir” dedi. Türkiye’nin geleceğinin kararmasına izin vermeyeceklerini ve halkın bu baskıcı düzene asla teslim olmayacağını vurgulayan Özışık, demokrasiye ve özgürlüğe sahip çıkmanın her vatandaşın ortak sorumluluğu olduğunu belirtti.

Özışık yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye’de demokrasinin ve hukukun canına okumak için bir kez daha harekete geçildi. Seçilmiş belediye başkanlarımızın tutuklanması, yalnızca bu kişilere yönelik bir haksızlık değil, doğrudan halkın iradesine, demokrasiye ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerine yapılan bir saldırıdır.

İktidar, siyasi muhalefeti susturmanın ve demokrasiyi yok etmenin, baskı ve zulümle bir yere varacağına inanıyor olabilir. Ancak şunu açıkça belirtmek gerekir ki; halkın iradesini yok saymak, hiçbir şekilde bu ülkenin ruhunu, geleceğini ve demokratik değerlerini yok edemez. Seçilmişlerin tutuklanması, sadece o belediye başkanlarını değil, milyonlarca yurttaşın sesini susturmayı hedeflemektedir.

Bu uygulama, hukuk devleti ilkesini, anayasal düzeni ve demokratik seçme hakkını hiçe saymaktır. AKP iktidarının, hukuku adeta kendi çıkarlarına göre şekillendirme gayretinin bir sonucu olarak, bu tutuklamalar sadece birer siyasi operasyon olmaktan öteye gitmektedir. Türkiye, bir kez daha “Seçimle gelen, zorla gitsin” anlayışıyla karşı karşıya kalmıştır.

CHP olarak, demokrasiyi ve halkın iradesini savunmaktan bir an olsun vazgeçmeyeceğiz. Seçilmiş belediye başkanlarımızın tutuklanması, sadece onların değil, tüm Türkiye’nin suçudur. Ve biz, bu suçun bedelini siyasi iktidarın en ağır şekilde ödeyeceğini biliyoruz.

Hiçbir siyasi operasyon, halkın iradesini hiçe sayma cüreti, bu ülkenin demokratik değerlerinden daha güçlü değildir. Bu anlayışı savunuyoruz ve bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da her koşulda, her platformda karşısında duracağız. Seçilmiş belediye başkanlarımız derhal serbest bırakılmalı ve demokrasiye yapılan bu alçak saldırıya son verilmelidir.

Eğer iktidar, bu halkın seçtiği temsilcileri tutuklayarak demokrasiyi yok etmeye çalışıyorsa, o zaman Türkiye’nin geleceği gerçekten kararmıştır. Ancak bu halk asla teslim olmayacak. Bizler, halkın iradesine, demokrasimize ve özgürlüğümüze her zaman sahip çıkacağız. Bugün yaşadığımız zulme karşı durmak, bizlere değil, bu ülkenin her bir bireyine, her bir vatandaşa bir borçtur.

Ve unutmayın: Demokrasiye karşı yapılan her saldırı, sonunda halkın iradesi karşısında kaybetmeye mahkumdur.”