Şavşat’ta 23 Temmuz 1979 tarihinde yaşanan ve tarihe “Şavşat Katliamı” olarak geçen olayların 46’ncı yılında, SOL Parti Şavşat İlçe Örgütü tarafından anlamlı bir miting düzenleniyor. “Emek, İnsan, Doğa” temasıyla gerçekleştirilecek olan miting, yalnızca geçmişin acılarını hatırlatmakla kalmayıp, aynı zamanda bugünün doğa talanına, emek sömürüsüne ve demokratik hakların gasp edilmesine karşı yükselen bir ses olmayı amaçlıyor.
23 Temmuz Çarşamba günü saat 13.00’te Şavşat Otogarı’nda toplanacak olan yurttaşlar, buradan Şavşat Meydanı’na yürüyerek mitingi gerçekleştirecek. Miting öncesinde ise 17 Temmuz Perşembe günü SOL Parti Şavşat İlçe Binası’nda düzenlenen basın açıklamasında, mitingin amacı ve çağrısı detaylı bir şekilde kamuoyuyla paylaşıldı.
Basın açıklamasında konuşan SOL Parti Şavşat İlçe Başkanı Ebabekir Keskin, 46 yıl önce yaşanan olaylarda hayatını kaybeden devrimcileri anarak, “Eşit ve özgür bir ülke için mücadele ederken yaşamını yitiren devrimci arkadaşlarımızı unutmadık, unutmayacağız. 23 Temmuz 1979’da kaybettiğimiz arkadaşlarımızı unutmadık. Onların düşleri, mücadeleleri, bugün bizim yolumuzu aydınlatıyor” ifadelerini kullandı.
Keskin, yapılacak mitingin yalnızca bir anma olmadığını vurgulayarak, bugün karşı karşıya olunan doğa talanı, demokratik gerileme ve ekonomik sömürüye karşı durmanın bir parçası olduğunu belirtti. “Doğa, insan, emek üzerine; geçmişin izindeyiz, geleceğin peşindeyiz” temasıyla yapılacak olan mitingin, halkı bu karanlık tabloya karşı bir araya getireceğini söyleyen Keskin, ülkenin dört bir yanının adeta bir yangın yerine döndüğünü ifade etti.
“Zeytinlikten ormanlara, madenlerden sulara kadar tüm doğal kaynaklar tekelci sermayenin saldırısı altında. Bu ülkeyi seven herkesin bu saldırıya karşı çıkması gerekiyor” diyen Keskin, yaklaşan torba yasa teklifine de sert tepki gösterdi. Bu yasanın tamamen sermayeye hizmet için hazırlandığını vurgulayan Keskin, “Yeni çıkacak olan torba yasa nedeniyle yiyecek zeytin, gölgelenecek ağaç bulamayacağız. Deresinden su içemeyeceğiz, yaylalarda meralarda hayvanları salamayacağız. Bu yasa, bu ülkenin tüm değerlerini sermayeye peşkeş çekmekten başka bir şey değildir” sözleriyle tepki gösterdi.
Basın açıklamasında, mevcut ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) süreçlerinin bilimden uzak bir şekilde işlediği eleştirisi de yapıldı. Keskin, “ÇED raporları kopyala-yapıştır mantığıyla hazırlanıyor. Ne makine mühendisleri odası, ne maden mühendisleri odası, ne de elektrik mühendisleri odası gibi bilimsel kurumların görüşleri dikkate alınıyor. Bakanlıklar ise yalnızca bir onay makamı olarak kullanılıyor. Böyle bir düzen bilim dışıdır, halkın ve doğanın çıkarlarını yok saymaktır” dedi.
Artvin Cerattepe ve HES projelerine karşı verilen hukuk mücadelesini de hatırlatan Keskin, kazanılan davalara rağmen tekelci sermayenin arka kapılardan dolaşarak faaliyetlerine devam ettiğini belirtti. Keskin şu ifadeleri kullandı:
“Biz hukukun üstünlüğünü savunmak istiyoruz, hukuka inanmak istiyoruz. Ama her geçen gün hukuk yerine çıkar ilişkilerinin, halk yerine şirketlerin çıkarlarının korunduğu bir düzenle karşı karşıyayız”
Basın açıklamasında halktan destek isteyen Keskin, “Biz bu ülkenin gerçek sahipleriyiz. Dün teslim aldığımız bu toprakları, doğasıyla, çevresiyle, kültürüyle bir bütün olarak çocuklarımıza, torunlarımıza devretmek istiyoruz. Şimdi sessiz kalırsak, geleceğimizi kaybedeceğiz. Bu yüzden mücadelemizi sürdüreceğiz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
SOL Parti, Şavşat halkını ve doğasına, emeğine, geleceğine sahip çıkmak isteyen herkesi 23 Temmuz’da gerçekleşecek olan mitinge davet ediyor. Geçmişin acılarını unutmadan, geleceği kurma iradesini ortaya koymak isteyenler için miting, yalnızca bir hatırlama değil; aynı zamanda bir yeniden başlama çağrısı.