Tokdemir, yılın ilk dört ayında enflasyonun yüzde 13,36’ya ulaştığını hatırlatarak bu hedefin tutturulmasının mevcut ekonomik gidişatla mümkün olmadığını savundu.
Merkez Bankası’nın enflasyon hedefinden çok, kamuoyunu yönlendirme amacı taşıyan sembolik tahminlerde bulunduğunu öne süren Tokdemir, bu yaklaşımın faturasının yine vatandaşlara kesildiğini belirtti. Sıkı para politikasının, krediye erişimi neredeyse imkânsız hale getirdiğini vurgulayan Tokdemir, vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma geldiğini, işletmelerin iflas noktasına sürüklendiğini ve işsizliğin arttığını ifade etti.
Sıkı para politikasının çözüm olmadığını dile getiren Tokdemir, asıl sorunun mali disiplinsizlik ve keyfi yönetim anlayışı olduğunu savundu.
Kamu harcamalarında israfın önlenmesi hukuk dışı müdahalelerden kaçınılması ve Merkez Bankası’nın şeffaf, bilimsel temelli bir anlayışla yönetilmesi halinde bugün yaşanan ekonomik sorunların önüne geçilebileceğini belirtti.
Açıklamasının sonunda Anahtar Parti’nin duruşunu net bir şekilde ortaya koyan Tokdemir, “Biz, halkımızın alım gücünü tüketen bu anlayışın karşısındayız. Ekonomi biliminin gereklerini yerine getiren, adaletli ve hesap verebilir bir yönetim için çalışmaya devam edeceğiz,” ifadelerini kullandı.
