Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), artan hayat pahalılığı ve çalışanların alım gücündeki düşüşe dikkat çekmek amacıyla ülkede yankı uyandıran bir eylem gerçekleştirdi.  Kamu emekçileri, 13 Ocak Pazartesi günü saat 12.30'da Artvin Kapalı Otopark Önü’nde toplanarak, “İnsanca bir yaşam için iş bırakıyor, ‘sefalet zammı’ değil, emeğimizin karşılığını istiyoruz!” sloganıyla basın açıklaması yaparak seslerini duyurdu.

Basın açıklaması esnasında atılan “TÜİK yalanı emekçinin düşmanı”, “İstikrar dediler emekçiyi yediler”, “Sermayeye değil emekçiye bütçe” gibi sloganlar, kamu emekçilerinin çalışma ve yaşam şartlarındaki adaletsizliklere duydukları tepkinin birer yansıması oldu. Katılımcıların dayanışma ruhu, meydanları coşku ve kararlılıkla doldurdu.

Basın açıklamasında Eğitim Sen Artvin Şube Başkanı Köksal Gümüş, 2025 yılının çalışanlar için zor bir dönem olacağına işaret etti. Gümüş, “2025 yılını yüzde 30’luk asgari ücret zammının yanı sıra kamu emekçileri ve memur emeklilerine reva görülen yüzde 11,54; işçiler ve işçi emeklilerine uygun görülen yüzde 15,75’lik sefalet zamları ile karşıladık. Aynı dönemde vergi ve harçlara yüzde 44 zam yapıldı,” diyerek dengesiz büyülemelere dikkat çekti.

Gümüş, kamu emekçilerinin maaşlarında yıl içerisinde meydana gelen erimenin önünü kesmek için adil bir vergi sistemine ihtiyaç duyulduğunu belirterek “Ücretli çalışanlar, gelir vergisi dilimleri nedeniyle yıl içinde daha fazla vergi ödemek zorunda kalırken, sermaye kesimi vergi avantajından yararlanmaktadır. Adil bir vergi sistemi çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmasını öngörmelidir. Temel ihtiyaç maddeleri üzerindeki dolaylı vergiler kaldırılmalıdır" dedi.

“ Emeğimizin Karşılığını İstiyoruz”Köksal Gümüş, kamu emekçilerinin maaşlarında büyük yer tutan ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmaması nedeniyle yaşanan gelir kaybına dikkat çekerek “Yıllarca kamu hizmetinde çalışan emekçiler, emeklilikte açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm edilmemelidir. Bu adaletsiz uygulamaya derhal son verilmeli ve tüm ek ödemeler emekliliğe yansıtılmalıdır" dedi.

“Tek adam rejimi” olarak nitelendirdikleri siyasal yapıyı eleştiren Gümüş, çalışanların grevli toplu sözleşme hakkının yok sayıldığını ifade ederek “Milyonlarca emekçiyi sefalet zamlarına sarı sendika eliyle mahkum edip, bunu siyasal ulufe yöntemiyle uygulamak kabul edilemez. Emeğin değerini bulması ve çalışanların haklarının korunması için ortak talepler etrafında direnişi büyütmek zorundayız” dedi.

Fatih Tahtalı’dan CHP’ye Sert Yanıt Fatih Tahtalı’dan CHP’ye Sert Yanıt

KESK’in eylemde dile getirdiği başlıca talepler şu şekilde sıralandı:

En düşük memur maaşının yoksulluk sınırının üzerine çıkarılarak 79.000 TL’ye yükseltimesi.

Kira fiyatlarındaki artışı karşılayan güncel kira yardımları.

Asgari ücretin insan onuruna yaraşır bir seviyeye çıkartılması.

Kamuda liyakat esaslı, güvenceli istihdam.

Çalışan anneler için ücretsiz kreş imkanı.

Gerçek grev hakkı içeren toplu sözleşme yasası.

KESK’in eylemi, çalışanların geçim sıkıntısına ve hak kayıplarına dikkat çekti. Taleplerin yerine getirilmemesi durumunda mücadelenin ve dayanışmanın artarak devam edeceği belirtildi. “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!” sloganıyla sona eren açıklama, kamuoyunda büyük bir yankı uyandırdı.

Editör: ALİ ERAY ÇELİK