Hopalı Çay üreticisi Mahir Alper, yaşanan sorunların kaynağında ÇAYKUR’un genel müdürlük politikalarının yer aldığını söyledi. Alper, “Vallahi halkı eziyorlar. Kota uygulamaları keyfi şekilde değişiyor. Önce 50 kilo alım yapılıyor, sonra bu 25’e düşürülüyor. Ertesi gün 80, sonra yeniden 50. Böyle bir sistem olmaz. Biz üreticiyiz, cahil değiliz. Bu sistemin özel sektörle iş birliği olmadan yürütülemeyeceğini düşünüyoruz” dedi.
Alper, özel sektörün çayı peşin olarak 15-16 TL’den aldığını, ancak devletin 25,5 TL’lik fiyatını ancak 2026 yılında ödeyeceğini belirtti. “Ödemeler Mart 2026’ya sarkıtıldı. Bu üreticiyi ezmek demektir. ÇAYKUR bu yanlış uygulamalardan sorumludur” diye konuştu.
Yoldereli köyünden çay üreticisi Sultan Tosumoğlu ise yaşadıkları sıkıntıyı şöyle dile getirdi: “Alım yerleri ürün almıyor, çaylarımız tarlada kaldı. Mecburen özel sektöre yöneliyoruz. Özel sektör peşin olarak 17 TL’ye alım yapıyor, devlete sattığımızda ise parasını aylarca beklemek zorundayız. Girdiler çok pahalı, işçiye para ödeyemiyoruz. Gelirimiz yok, cepten harcıyoruz. Ne olacağımızı bilmiyoruz.”
Hopa’da büfe işleten ve aynı zamanda çay üreticisi olan Kadir Makar da ödeme sorunlarının ticareti doğrudan etkilediğini anlattı. Makar, “Çaydan elde ettiğimiz gelir 2026’ya kaldı. Büfede veresiye defterimiz ikinci kez dolmak üzere. Ekmeği bile veresiye veriyoruz. Herkes 'çaydan para alırsak ödeyeceğiz' diyor. Ama bu arada bizim toptancıya borcumuz birikiyor. 3 liraya aldığımız ürünü şimdi 5 liraya alıyoruz ama hâlâ 3 liradan satıyoruz. Çünkü banka değiliz” ifadelerini kullandı.
Çay üreticisi Hamdi Balmumcu ise kota ve randevu sistemi nedeniyle tonlarca ürününü satamadığını belirtti: “ÇAYKUR bana sadece 20 kilo çay alımı için randevu veriyor. 3 ton çayım var. Her gün 600 TL araç parası veremem. Mecburen özel sektöre 17 TL’den satıyorum. Bedavaya veriyoruz resmen.”
Hopa’daki çay üreticileri, kota ve randevu sistemiyle yapılan alımların hem ekonomik olarak hem de lojistik açıdan büyük zorluk yarattığını belirtti. Üreticiler, devletin belirlediği alım fiyatının cazibesini yitirdiğini, ödeme süresinin uzatılması nedeniyle ise özel sektöre mecbur bırakıldıklarını vurguladı.
