DİSK/Genel-İş Sendikası Artvin Şube Başkanı Selim Bilgin, belediyelerde yaşanan ekonomik sıkıntılar ve bu sıkıntıların belediye çalışanlarına yansımaları hakkında dikkat çeken bir açıklamada bulundu. Bilgin, özellikle siyasi iktidara yakın olmayan belediyelerin hedef alındığını, bu belediyelere yönelik çeşitli ekonomik yaptırımlar uygulandığını ve bu durumun doğrudan belediye emekçilerini mağdur ettiğini ifade etti.

Türkiye’deki birçok belediyenin temel gelir kaynağının İller Bankası’ndan gelen paylar olduğunu belirten Bilgin, bu gelirin nüfusa göre düzenli olarak her ay belediyelere aktarıldığını söyledi. Ancak son dönemde, siyasi sebeplerle bazı belediyelerin bu paylarının çeşitli bahanelerle kesildiğini öne süren Bilgin, bunun yalnızca yerel yönetimleri değil, aynı zamanda o belediyede çalışan yüzlerce işçiyi de doğrudan etkilediğini dile getirdi. Bilgin, “Belediyeler ellerindeki kaynaklarla önce maaşları ödemeye çalışıyor. Hizmet üretmek zaten imkânsız hale gelmiş durumda. Maaş ödemek dahi neredeyse lütfa dönüşmüş durumda. Bu, kabul edilemez bir tablo” dedi.

Karaloğlu Artvin’deki Hayvan Barınağını İnceledi Karaloğlu Artvin’deki Hayvan Barınağını İnceledi

Belediyelerin asli görevlerini yerine getiremez hale gelmesinin toplumun tüm kesimlerini etkilediğine dikkat çeken Bilgin, su, kanalizasyon, temizlik, çöp toplama, park-bahçe düzenlemesi ve yangın gibi temel hizmetlerin belediye işçileri tarafından sağlandığını hatırlattı. “Bugün geldiğimiz noktada, bu hizmetlerin kamusal hizmet olduğu bile unutulmuş durumda. Sanki belediyeler ticarethane, belediye çalışanları da özel sektör elemanıymış gibi muamele görüyor” diyen Bilgin, yaşanan bu duruma karşı sessiz kalmayacaklarını vurguladı.

Bilgin, yaşanan ekonomik kriz sürecinde belediye başkanlarının da ciddi baskı altında olduğunu belirtti. Ancak bu baskıların bahaneye dönüştürülerek emekçinin hakkının gasp edilmesini doğru bulmadığını ifade eden Bilgin, belediye yönetimlerine çağrıda bulunarak, “İşçinin tek geçim kaynağı maaşıdır. Kredi kartıyla, borçla yaşamaya çalışan emekçiye bir de maaşını vermemek, ona saygısızlıktır. Belediye başkanlarımızdan beklentimiz, zor koşullarda bile emeğe saygılı olmalarıdır” ifadelerini kullandı.

Siyasi iktidarın belediyeler arasında ayrım yaparak, kendi kontrolünde olmayan belediyelere cezalandırıcı uygulamalar yönelttiğini belirten Bilgin, bazı belediyelere kolaylıkla kredi verilirken, diğerlerine SGK ve Maliye borçları üzerinden baskı yapıldığını aktardı. Bu uygulamanın doğrudan halkı ve hizmeti hedef aldığını savunan Bilgin, “Hizmetin partisi olmaz. Biz de kamu işçisiyiz. Bizim de ülkeye, halka, bulunduğumuz şehre hizmet etme görevimiz var. Bizi cezalandırarak, halkı cezalandırıyorlar” dedi.

Açıklamasında sendika olarak üzerlerine düşen sorumluluğu da yadsımadıklarını belirten Bilgin, “Her türlü zor şartlara rağmen emekçinin hakkını savunmak bizim görevimiz ama çok da başarılı değiliz,” sözleriyle samimi bir özeleştiri yaptı. Çalışan arkadaşlardan da daha duyarlı ve dayanışmacı olmalarını isteyen Bilgin, özellikle zor zamanlarda sendikanın ve işçinin ortak hareket etmesinin önemine değindi. “Dedikodulara, yönlendirmelere, manipülasyonlara kapılmadan, aklın ve emeğin yolunda yürümeliyiz” dedi.

Bilgin ayrıca tüm belediye başkanlarının aynı tutumda olmadığını, bazı başkanların emekten yana tavır aldığını, bazı başkanların ise işçiyi bir yük olarak gördüğünü söyledi. “Emek düşmanı olan başkanlar olduğu gibi, emeğin yanında duran, işçinin hakkını gözeten başkanlarımız da var. Çalışanlar olarak kimin nerede durduğunu iyi analiz etmeliyiz” diyen Bilgin, işçi mücadelesinin birkaç gün ya da yıl değil, bir ömürlük bir mücadele olduğunu hatırlattı.

Açıklamasının sonunda dayanışma vurgusu yapan Bilgin, “Bize bir adım atana on bir adım atarız. Baş tacı ederiz. Kavganın adı bizde ekmek mücadelesidir. Bizim tek derdimiz, alın terimizin karşılığını almak. Bu mücadelede yalnız değiliz, birlikte kazanacağız” diyerek sözlerini tamamladı.

Editör: ALİ ERAY ÇELİK