Her geçen gün Türkiye’de artan enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında Artvin esnafı çaresiz. Gün geçtikçe artan maliyetlere karşı ne yapacağını bilemeyen Artvin esnafı, elde ettikleri gelirin az olduğunu aldıkları malzemenin maliyetini zor karşıladıklarını söyledi.
Artvin’de baba mesleğini olan sobacılığı devam ettiren Ata Atan “1974 yılından itibaren sobacılık yapmaktayım. Önceki gibi işler yok tabii ve doğal gaz geldi soba işi bitti. Dükkanı kapatmayı düşünüyorum ama kapatınca ne yapayım? Köylerde şöyle bazı arkadaşlar arabalarına sobaları yüklüyor ve köy köy gezip satıyorlar. 1990 da Özal dedi ki “İsteyen istediğini satar ve istediği fiyatta” ve açtı piyasayı ve bakkal dükkânı da soba satıyor, inşaatçıda soba satıyor ve doğal olarak bizde imalat yapamaz hale geldik. o gün o bu gündür böyle devam ediyor ve dur diyende yok” dedi.
Eskiden satışların iyin olduğunu belirten Atan, “Ramazanlarda iftarımızı açardık, yukarda atölyem vardı ve biz sahura kadar soba yapar ve sahuru yer yatar sabahleyin de sobayı dükkâna getirir sonrasında da burada sobamızı satardık. Bir ay boyunca soba bekleyen olurdu ve her güne bir soba yapardık. Biz eskiden 3 buçuk liraya sac alıyorduk ve kilo işi 6 buçuk liraya satıyorduk sobanın kilosunu. Sobayı tartıyorduk ve kiloyla hesaplayıp satıyorduk. İlk başladığımızda para kazanıyorduk ama şimdi yok maalesef” ifadelerini kullandı.
Artvin Merkez Camii Meydanında esnaflık yapan Emrah Yılmaz, satışlardan elde edilen gelirin düştüğünü belirterek “Şu anda çay, tost ve köfte satıyorum ve tabii ki de zamlardan dolayı gönül kırgınlığımız var. Bir gelip üç gitmesi bizi biraz daha üzüyor. Ekonomik olarak iki üç yıl öncesine baktığımızda açıkçası hiçbir şeyi karşılanmıyor. Önceleri kar olarak elimize yüzde yetmişi kalırken şimdilerde ise elimize yüzde otuz kalıyor. Şikayetçi miyiz? Evet şikâyetçiyiz ama elimizden gelende bir şey yok. Talebimiz var esnaflar olarak aldığımız malzemeyle sattığımız malzemeyi yarı yarıya kurtarma şansımız olursa çok mutlu oluruz” dedi.
Bu kötü tablonun toparlanması gerektiğini belirten Yılmaz, “İsyankârda değiliz ve şükürde ediyoruz ama bir yerden sonra artık bunun toparlanması gerekiyor ve buradaki esnaf arkadaşlarımızın da talepleri bu yönde. Ben bir çayı önceden 2 liraya veriyordum şimdi 5 liraya veriyorum ve hatta şu anda çay fiyatlarının artmasını da istiyoruz. Basit gördüğümüz bir bardak çay, artık insanlarımız oturduğu zaman üç ve dört bardak çay içerken şimdi ise bir bardak çay içebiliyor ve arkadaşına bir bardak çay ısmarlayıp, ısmarlamamayı düşünecek noktaya geldi maalesef. İnsanlarımız saatlerce oturup çay muhabbeti yapacak durumda değil artık. En azından yarınki malzememizin parasını toparlıyoruz” şeklinde konuşu.
Ali Eray ÇELİK