Artvin’de, bal sağım sezonunun tamamlanmasının ardından arılarda görülen hastalıkların artması nedeniyle arıcıları bilinçlendirmek için “Arıları hastalıkları ve arı beslenme yöntemleri” konulu seminer düzenlendi.

Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aslı Özkırım’ın verdiği seminerde, arıcılara arıyı doğru besleme yöntemleri ve hastalıklardan korunma yöntemleri anlatıldı.

Artvin Çoruh üniversitesi Ali Nihat Gökyiğit Kongre ve Kültür Merkezinde yapılan seminerde konuşan Prof. Dr. Aslı Özkırım, arı hastalıklarının kaynağından bahsederek, “Arılardaki hastalıkların yüzde 2’si mikrobiktir. Geriye kalan yüzde 98’i arıcıdan, havadan, doğadan kaynaklanmaktadır. Bana gelen arı örneklerinde mikrop bulamıyorum hatta o kadar çok temizliyorlar ki hiç mikrop bulamıyorum. Sirke, karbonat, kekik suyu, defneyaprakları ile temizlik yapılıyor. Bu kadar temizlemek yanlış arı bir şekilde mikropla tanışmak zorunda biz arıyı fanusun için büyütemeyiz. İklimsel değişikliği öne süren arıcılarımız da oluyor. İklimsel değişimler hep vardı. Bu dünya buzul devri geçirdi o zaman da arılar hayatta kaldı. Arılar 100 milyon yıldır var. Arılara iklimsel değişikliği gösterip bu değişime ayak uydurmalarına izin vermemiz gerekiyor.” dedi.

Arıcılar arı hastalıklarına karşı bilinçlendirildi (3)

Arıların beslenme yöntemlerinden bahseden Özkırım, “Beslenme, tüm canlılar için hem genetik hem de epigenetik faktörleri tetikleyen en önemli olgudur.  Biyolojisi tamamen çevresel faktörlerle gelişen bal arıları için beslenme ve kovana yapılan her uygulama arının tüm yaşam döngüsünü ve verimini doğrudan etkiler.  Bu nedenle arılara ne verirseniz, size onu geri verirler! Arılar da beslenme şekli üçe ayrılır Larvalar arı sütü ve polen ile Erginler nektar, bal, polen, perga, su ile koloniler ise nektar ve bal ile besleniyor.” diye konuştu.          

Özkırım konuşmasında, arı kolonilerinin beslenmesi için kullanılan nektarın arıcılar tarafından yapılmasının arı sağlığı ve bal kalitesi için oldukça önemli olduğuna değindi.

Arı beslenmesi hakkında da açıklamalarda bulunan Özkırım, “Balı hasat ettikten sonra kovanlarda yağmacılığın arttığı şikâyeti geldi. Arılar aç olduğu için yağmalama olması olağan bir durum. O yüzden en az 1 şeker 1 su ölçüsü ile şerbet yapılıp verilmesi gerekiyor. Burada dikkat edilmesi gereken durum var. Yarım şeker bir şurup yapıldığı takdirde şerbetin suyu çok olduğunda arıcı suyu uçurmaya çalışıyor. Bu sefer kovan içi rutubet artıyor. Kovan içi rutubet artınca kireç oluyor kireç olunca nosema mantarı oluyor. Nosema olunca arı uçamıyor, ergin azalıyor. Ergin azalınca kovan içi rutubet fazlalaşıyor ve yavru çürüyor.

Arıcılar arı hastalıklarına karşı bilinçlendirildi (2)

Bal hasadından hemen sonra 1 şeker 1 su ölçeği ile havaları soğudukça şerbet miktarı arttırılarak şuruplar yapılması gerekiyor. Peki, şurup yerine kek kullanılsa ne olur? Kek katı bir madde bizim bölgemizdeki arıların dişi yok hortumu var. Keki yiyebilmek için ön tırnakları ile kekten bir parça koparıyor, dışarı gidip bir damla su getirip o suyu keke damlatıp hortumu ile karıştırıp onu şerbet haline getirir onu içer. Kek verdiğiniz arı dışarıya çıkık su getirmek zorundadır. Onun yerine koyu şerbet verin. Kekin içine katılan vitaminlere arının ihtiyacı yok.” ifadelerini kullandı.

Hava şartlarının kovan içi rutubete neden olduğunu bunun da yavru çürüklüğü ile sonuçlandığına vurgu yapan Özkırım, tedbir yöntemlerinden bahsederek şöyle konuştu: “Bu yıl haziran ayının sonuna kadar yağmur yağdı. Ardından çok havalar çok ısındı. Bu yağmurdan etkilenen kovanların içindeki nemin buhar haline gelmesine ve larvaların ıslanmasına neden oldu. Islak ve rutubetli yerde mantar oluşur. Sıcakların etkisiyle yavru atan ana arının larvaları rutubet ile karşılaşınca üzerlerinde mantar ve kireç oluştu sonrasında da nosema oluştu. Şuanda arıcılar o nemi kurutamıyor. Rutubet olduğu için arı petekleri sırlayamadı. Bu yüzden analize gelen ballarda yüzde 22 nem oranı çıkıyor.

Arıcılar arı hastalıklarına karşı bilinçlendirildi (1)

Rutubetten korunmak için kovanları pürmüz ile kurutmamız gerekiyor. Arıları temiz kuru kovanlara aktarın ve nemli kovanları kuruyana kadar pürmüzleyin. Polen çekmeceli kovanlara geçin.”

Programa, Tarım ve Orman İl Müdürü Neşat Ulutaş, Orman Bölge Müdürü Sinan Özkaya, AÇÜ Rektör Yardımcısı Bülent Sağlam, Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı İbrahim Durmuş, DOKAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkan Yardımcısı Şeref Demir ve arıcılar katıldı.

Hatila Balı’na Yıllık Denetim Hatila Balı’na Yıllık Denetim

Hikmet BAŞAR

Editör: Haber Masası