Artvin’de yaşayan 75 yaşındaki Mehmet Öztürk, yarım asırdır terzilik mesleğini icra ediyor.
Emekli olduktan sonra da iş yerini bırakamayan Öztürk, üretme hevesi ile her sabah aynı saatte dikiş makinesinin başına oturuyor.
Ömrünü terziliğe adayan Öztürk, gazetecilere yaptığı açıklamada, mesleğe başlama sürecinden bahsederek, “Murgul’da rahmetli Şükrü Seyitoğlu isminde terzi vardı beni o yetiştirdi. Askere gidene kadar onun yanında çıraklık eğitimimi tamamladım. Askerden geldikten sonra da kendi iş yerimi açarak mesleğimi devam ettirdim.” dedi.
Konfeksiyonların yaygın olmadığı dönemde vatandaşların terzinin diktiği kıyafeti giydiğini söyleyen Öztürk, “Terziliğin tercih edilen bir meslek olduğu zamanlarda bizler takım elbise dikmekle ünlüydük. O zamanlar müşterilerimiz bize daha çok takım elbise diktirirdi. O dönemde tabi işler de yoğun olurdu sabahlara kadar çalışırdık. Kumaşlar alınır o kumaşlar ile kaliteli dikimler yapılırdı. Şimdi kumaş almaya kalksalar zaten hazır bir takım elbiseden fazla para vermek zorunda kalıyorlar. O yüzden artık sil baştan kıyafet diktirilmiyor.” diye konuştu.
Terzilik mesleğinin artan maliyetlerden dolayı yapılamadığını ve aktaran Öztürk, “Kumaşlar çok pahalı olduğu için insanlar hazır giyime talep ediyor. Biz de sadece daraltma boy gibi tadilatları yapıyoruz. Bu da bizim mesleği ne kadar devamlı kılar tartışılır. Bence terzilik mesleği çoktan öldü.” ifadelerini kullandı.
Terzilik ile 4 çocuk büyüttüğünü aktaran Öztürk, günümüzde bunun fazla mümkün olmayacağını da sözlerine ekledi.
Mesleğe talebin olmadığını dile getiren Öztürk, “Gençler üniversite mezunu olduğu için terziliği tercih etmiyorlar. Bu da mesleğin sonunu getiren etkenlerden biri.” şeklinde konuştu.
Hikmet BAŞAR