Toplantıya; CHP Yusufeli İlçe Başkanı Yaşar Güller, İYİ Parti Yusufeli İlçe Başkanı Av. Recep Akyürek, AK Parti Yusufeli İlçe Temsilcisi Mehmet Penek, BBP Yusufeli İlçe Başkanı Salih Altuncu, MHP Yusufeli İlçe Temsilcisi İbrahim Yılmaz, Saadet Partisi Yusufeli İlçe Başkanı Mustafa Aksoy, Demokrat Parti Yusufeli İlçe Başkanı Mustafa Toprak, Yusufeli Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Fevzi Polat, belediye encümenleri ile basın mensupları katıldı.
“Küsurat hatasıyla başlayan süreç ilçeyi kilitledi”
Başkan Demirci, imar sürecinin teknik bir tapu hatasıyla başladığını belirterek, tapu senetlerindeki metrekare farkları nedeniyle planların tescilden geri döndüğünü söyledi. Mevzuat gereği planların yeniden askıya çıkarılması gerektiğini ifade eden Demirci, önceki yönetim döneminde hazırlanan revizyon imar planlarının yalnızca küsurat hataları düzeltilerek, hiçbir parselde vasıf veya alan değişikliği yapılmadan yeniden askıya çıkarıldığını vurguladı.
Ancak Düzenleme Ortaklık Payı’nın (DOP) yüzde 45’in üzerinde, yüzde 69 seviyesinde olması nedeniyle Milli Emlak’tan muvaffakat alınması gerektiğini aktaran Demirci, daha önce verilen muvaffakatın bu kez il müdürlüğü tarafından verilmediğini, dosyanın bakanlığa gönderildiğini ve sürecin aylarca uzadığını anlattı.
“13 ay bekledik, sonunda ret geldi”
Bakanlık nezdinde defalarca girişimde bulunduğunu söyleyen Demirci, il müdürü, kaymakam ve valiyle yapılan toplantılara rağmen 13 ayın sonunda imar planlarına ret yazısının geldiğini ifade etti.
Bunun üzerine belediye olarak kanunun tanıdığı yetkiyle DOP oranını yüzde 45’in altına çekmek için teknik bir çalışma yürüttüklerini belirten Demirci, bazı alanları Milli Emlak’a devrederek oranı yüzde 33’e düşürdüklerini söyledi.
Bu süreçte yeşil alanlar, ağaçlandırılacak alanlar ve sosyal donatı ihtiyacının da gözetildiğini vurgulayan Demirci, yeni ilçede sosyal tesislerin yetersiz olduğunu, bu nedenle nitelikli alanların belediyede kalmasının hayati önemde olduğunu dile getirdi.
“Oy birliği olmazsa dava açılabilir denildi”
Hazırlanan yeni imar planının askıya çıkarılmadan önce Milli Emlak İl Müdürlüğü ile paylaşıldığını belirten Demirci, il müdürünün, “Yasal olmayan bir durum yok, oy birliğiyle meclisten geçerse dava açılmaz” yönünde görüş bildirdiğini aktardı. Ancak belediye meclisinde bazı partilerin grup kararı alarak ret oyu vermesi üzerine planın çoğunlukla kabul edildiğini ifade etti.
Askı sürecinin ardından Milli Emlak, Kaymakamlık ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği birimlerinden itirazlar geldiğini, bu itirazların komisyonca reddedilerek planın kesinleştirildiğini kaydeden Demirci, idarenin bu kez dava yoluna gittiğini söyledi.
“24 dava açıldı, yürütmenin durdurulması isteniyor”
Geçtiğimiz hafta idare tarafından imar planına ilişkin 24 ayrı dava açıldığını açıklayan Demirci, davaların parsel ve vasıf bazlı olduğunu, asıl talebin belediye meclisi kararının ve imar planının iptali olduğunu söyledi.
Davalarda yürütmenin durdurulmasının istendiğini belirten Demirci, böyle bir karar çıkması halinde en az 1,5–2 yıl boyunca ilçede tek bir inşaat ruhsatı dahi verilemeyeceğini, devam eden inşaatların mühürlenmek zorunda kalacağını vurguladı.
Faruk Çelik’in rolü ve tepkiler
Demirci, Cumhurbaşkanlığı ve hükümet düzeyinde konunun çözümü için yürüttüğü girişimleri de aktardı. Özellikle eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in milletvekili olarak Yusufeli’ye katkı sağlamadığını belirten Demirci, “2020 seçimlerinden sonra üç yıl boyunca ilçemizde hiçbir somut katkı göremedik. Yürütmeyi durdurabilmek için 24 dava açıldı. Bu süreçte, milletvekilimizin rolü olması gerekirken, temaslarımıza cevap alamadık” ifadelerini kullandı.
Demirci, Faruk Çelik’in görüşmelere ulaşılabilir olduğunu ancak şahsi olarak kendisiyle veya danışmanları aracılığıyla yüz yüze çözüm sağlanamadığını belirterek, “Diyaloğu kopartan durum benden kaynaklı değil, ama Yusufeli halkının mağduriyetini derhal giderme zorunluluğumuz var” dedi.
“Yusufeli’nin önü tıkanıyor”
Demirci, imar sürecinin durmasının TOKİ konutları, AFAD projeleri, kamu lojmanları, cami projesi ve belediyenin kendi konut projeleri başta olmak üzere birçok yatırımı doğrudan etkileyeceğini ifade etti.
TOKİ’nin 100 konutluk projesine 2 bin 100 başvuru yapıldığını hatırlatan Demirci, hak sahiplerinin süre kaybı nedeniyle ciddi mağduriyet riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
“Siyasi çekişmeler Yusufeli’ne zarar veriyor”
Açıklamasında siyasi eleştirilerde de bulunan Başkan Demirci, Cumhur İttifakı temsilcilerine seslenerek bu sürecin Yusufeli halkının iradesinin cezalandırılması anlamına geldiğini savundu. İlçenin yeni taşındığını, ekonomik hayatın canlanması ve göçün önlenmesi için imar çalışmalarının bir an önce tamamlanması gerektiğini dile getiren Demirci, “Yürütmeyi durdurma istemi Yusufeli’ni kilitlemek demektir” dedi.
“Bu mesele şahsi değil, Yusufeli’nin geleceği”
Konuşmasının sonunda birlik ve diyalog çağrısı yapan Demirci, meselenin şahsi ya da siyasi bir çekişme olmadığını, doğrudan Yusufeli’nin geleceğini ilgilendirdiğini vurguladı. Tüm siyasi aktörlerin, sivil toplumun ve vatandaşların bir araya gelerek bu olumsuz havayı dağıtması gerektiğini belirten Demirci, “Bugün Barış var, yarın yok. Ama Yusufeli var. Bu ilçenin daha fazla kaybedecek zamanı yok” ifadelerini kullandı.
