Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kuru çay fiyatına yaptığı yüzde 15’lik zammın ardından gözler yaş çay alım fiyatına çevrilmişti. Beklentilere rağmen 2025 yılı yaş çay alım fiyatı kilogram başına 25,44 TL olarak açıklandı. Geçmiş yıllarda üreticiye verilen destekleme priminin ise bu yıl tamamen kaldırılması, tepkilere neden oldu.
Konuya ilişkin açıklama yapan CHP Hopa İlçe Başkanı Şükrü Aydemir, açıklanan fiyatın üreticinin beklentilerini karşılamaktan uzak olduğunu belirtti. Aydemir, “Kuru çaya zam yapılıyor ama esas yükü sırtlanan üreticiye yine en düşük pay reva görülüyor. Yaş çaya da en az kuru çay zammı oranında bir artış yapılmalıydı” dedi.
Aydemir, destekleme priminin kaldırılmasının üreticinin gelir kaybını daha da artırdığını ifade etti. “Geçmişte kilogram başına 30 kuruşluk destekleme az da olsa üreticiye nefes aldırıyordu. Şimdi bu da yok. Gübre fiyatı ikiye katlandı, işçilik maliyetleri tavan yaptı. Bu koşullarda üretici geçinemez” diye konuştu.
Kuru çaya yapılan zammın yaş çaya yansıtılmadığını vurgulayan Aydemir, “Bugünkü ekonomik koşullar altında yaş çay alım fiyatı en az 29-30 TL seviyesinde olmalıydı. Açıklanan fiyat ise maliyetin çok altında. Bu, destek değil; doğrudan mağduriyet yaratmaktır” dedi.
Düşük çay fiyatlarının sadece üreticiyi değil, tüm bölgeyi olumsuz etkilediğine dikkat çeken Aydemir, “Üreticinin kazanamadığı para Hopa’daki esnafın, nakliyecinin cebinden çıkıyor. Alım gücü düştükçe esnaf kepenk kapatıyor, gençler göç etmek zorunda kalıyor. Bu tablo sadece tarımı değil, tüm yerel ekonomiyi çökertiyor” ifadelerini kullandı.
Sorunun yıllardır çözülemediğini belirten Aydemir, kalıcı çözüm için Çay Kanunu çıkarılması gerektiğini söyledi. “Üretici her yıl açıklanan keyfi fiyatlara mahkum edilmemeli. Taban fiyat devlet garantisi altına alınmalı ve fiyat belirleme süreçlerine üretici temsilcileri dahil edilmelidir” çağrısında bulundu.
Açıklamasının sonunda hükümete de eleştiriler yönelten Aydemir, “İktidar her yıl düşük fiyatı açıklıyor, ardından da ‘çiftçimizi koruyoruz’ diyor. Oysa gerçek hayatta üretici borçla üretim yapıyor, ayakta kalmaya çalışıyor. Bu anlayış değişmedikçe Karadeniz’de tarım da, köyler de tükenmeye mahkûm kalacak” dedi.
