Dört dönem boyunca Ardanuç Belediye Başkanlığı yapmış olan Demir, yaptığı bu sert açıklamalarla birlikte teftişin siyasi olduğunu ve bu süreçte dürüstlükten asla taviz vermediğini yineleyerek, kendisine yöneltilen suçlamaların asılsız olduğunu savundu. Ardanuç Belediyesi’ne yapılan bu teftişin arkasında yatan gerçeklerin açıklığa kavuşturulması gerektiğini belirterek, mücadelesinin devam edeceğini ifade etti.

Demir, mevcut belediye yönetimine yönelik herhangi bir eleştiri yapmaktan özellikle kaçındığını, ancak son yaşanan olayların kendisini konuşmak zorunda bıraktığını ifade ederek, “Seçim döneminde ve sonrasında tam 6 ay boyunca tek kelime etmedim. Kendi yolumu çizdim, ancak belediye başkanı hakkında ne televizyona ne de gazeteye tek bir açıklama yaptım. Ama beni patlattılar” dedi.

Mart ayından sonra başlatılan teftişin 27 gün sürdüğünü belirterek, bu sürecin normal bir denetimden ziyade şahsına yönelik bir karalama kampanyası olduğunu iddia eden Demir şu ifadeleri kullandı;

Festivalde Güreşlerin İlk Günü Tamamlandı Festivalde Güreşlerin İlk Günü Tamamlandı

“Belediyeler 2 yılda bir teftiş görür. Bizde en son Eylül veya Ekim ayında teftiş geldi 2 müfettiş. Ama bunlar Marttan sonra çok akıllı ya bizim de bir şeyimizi bulacaktılar. Yıldırım Demir’e hırsız diyecekler ya teftiş tam 27 gün sürdü. 6 tane adam bakanlıkların bütçesini teftiş eder. Devletin bütçesi 27 günden daha erken çıkıyor. Ama nasıl teftiş yaptılar? Belediye encümeninin iş yerinde CHP’liler para yemiş diyenlerin alnının ortasına vurmam mı?”

Demir, sokak aydınlatmaları için kullanılan malzemeler üzerinden yapılan hesaplamalara da sert tepki göstererek “Sokak aydınlatması için direkler var onu ben Rize’den bir firmadan aldım firmanın sahibi de Ak Parti de İl Başkan yardımcısıdır, Rizelidir tesadüfen tanıştık adam da iyi bir adam ondan aldım. 7 metreküp malzeme almışız. Örnek veriyorum teftiş ile ilgili o zaman ki metreküp fiyatı 26 bin lira ne yaptı 182 bin lirayı ödemişiz. Bizimkiler gelmiş o dosyayı almış burada bir hızarcı arkadaşa sormuş kereste metreküpü kaç lira diye onlar demiş ki 8 bin lira. Hesaplamışlar 56 bin lira, zararı da 126 bin lira zararı faizi ile alacağız. Nah alırsınız” dedi.

Yıldırım Demir, yapılan teftişlerin siyasi hedeflerle yürütüldüğünü belirtirken, Ak Parti’ye mensup kişilerin dosyalarının örtbas edildiğini iddia etti. Demir, “Siyasette isim vermek âdetim değildir ihale yapmışız yer satışları ile ilgili. Aynı gün aynı tarihte beş altı tane satış yapmışız. Hepsini koymuş kamuoyunu zarara uğrattın zarar ettirdin diyor. Bakıyoruz ki birkaç gün sonra dosyanın biri bu tarafa gidiyor bilin bakalım kimin dosyası Ak Parti İl Encümeni Güven Temel’in dosyası. Şahsı ile hiçbir derdim yok. Sevdiğim insan. Ak Parti’nin dosyası bu tarafa giderse ben sizi o tarafa gönderirim. Yerim sizin teftişinizi” ifadelerini kullandı.

Yıldırım Demir, teftiş sürecinin siyasi hedeflerle yürütüldüğünü savunurken, Ardanuç’ta bir tür "FETO borsası" kurulduğunu ima ederek “Bir örnek daha vereceğim şu teftişe bakın kanıma dokundu. Hopa’dan bir iş adamı arkadaşına iş yaptırmışız salonda onun dosyasını da kenara koymuş. Onun kulağına da gitmiş kendisi ile dün telefonda görüştüğüm için söylüyorum. Kendisi ile bizzat dün görüştüm. Geliyor belediye başkanının yanına yanında encümenleri de var şu festivale kaç lira vereceksin diyor. Gel diyor tutuyor gidiyor müfettişin odasına diyor ki bunu da çıkar. Hani meşhur FETO borsası vardı değil mi? Siz o borsayı Ardanuç’ta mı kurdunuz” diye sordu.

Demir, teftiş sırasında belediye personeline de baskı yapıldığını belirtti. Demir, “Teftişe gelenler personellere ‘Belediye başkanı hakkında bizim dediğimizi yap sen de kurtul’ diyor. Benim adım Yıldırım Soyadım Demir sen de kurtulamazsın, arkanda kim var biliyorum ve sen de kurtulamazsın. Kim olursa olsun benim personelimi tehdit edene aynı cevabı veririm” dedi.

Demir, kendisinin yıllardır dürüstlükle görev yaptığını vurgularken, bu teftişlerin siyasi amaçlı olduğunu ve bu süreçte de kimseye boyun eğmeyeceğini vurgulayan Demir, “Benim ağabeyim 35 yıldır müfettiş İstanbul’da ve Bursa çalıştı ve çalışmaya devam ediyor. Gitsinler İstanbul ve Bursa camiasına ‘buranın en dürüst, en namuslu, en ahlaklısı müfettişi kimdi’ diye sorsunlar. Ben Mücahit Demir’in kardeşiyim sen kimin yeğenisin” diye Ardanuç Belediye Başkanı Emrah Yılmaz’a sordu.

Demir, teftiş sürecinin sonunda herhangi bir suç unsurunun bulunmadığını ancak sürecin Ak Parti’ye siyasi malzeme sağladığını ifade ederek “Beni aklamışlar AK Parti’nin eline siyasi malzeme vermişler. Onların çoğu kanun kural bilmediği için kahvede, caddede, sokakta encümenlerin iş yerlerinde CHP’lere laf atıyorlar. Sabaha kadar anlatacağım sizi” dedi.

Demir son olarak şu ifadeleri kullandı;

“Benim adıma da 483 bin TL kamu zararı çıkarmışlar. Belediye başkanlarının misafir ağırlama gideri vardır, temsil tören ağırlama gideri vardır. Her cenazeyi belediye kaldırmıyor ama maddi durumunu bildiğimiz ailelere soruyoruz ne lazım diye eğer tümünü kaldırın derse tümünü kaldırırız derse ki pideyi karşılayan işte kefil kefaleti bilmem ne isterse o yüzden onu yaparız. Oraya harcanan paralar Ramazan ayında yardım ederiz. Oraya harcadığımız paralar, Deprem oldu. Deprem bölgesine benim bile bizzat tanıdığım insanlar vardı, un istediler, aş istediler. Hepsine gücümüz oranında yüzde doksanını Ardanuçlar bağışladı ama biz de destek verdik. Ona olan ödemeler, Ardanuçspor’a yemek vermişim şurada, Bu döneri kimin yediği belli değil diyorlar. 30 kişilik yemek benim yiyecek halim de yok yani değil mi? Güreşçiler olur veririz. Üniversitelerin öğrencileriyle şöyle anlaşmam vardı, ilçemizde misafir üniversite öğrencileriyle. Zaten yurtta kalanların dayadık televizyonunu, buzdolabı, çamaşır makinesini aldık ama evde kalanlara da şöyle anlaşmıştık. Su faturanızı getirin ödeyin kaç lira ödediniz 100 TL Ben size 200 liralık kumanya aldıracağım. Bu defa dediler ki suyu açık bırakırız. Dedim ki bu ülkeyi yönetenlerden daha çok güveniyorum. Hiçbiri öyle bir şey yapmadı. 100 TL su yatırırlarsa 200 liralık da kumanya verdin. Şimdi de bana zimmet çıkarıyorlarmış nah alırsınız.”

Editör: ALİ ERAY ÇELİK