Reşit Kibar’ın avukatları, soruşturma dosyasında uygulanan gizlilik kararına karşı toplu imza ile itirazda bulundu. Avukatlar, gizlilik kararının hukukun şeffaflığına aykırı olduğunu belirterek, cinayetle ilgili delillerin kamuoyundan ve savunmadan saklanmaması gerektiğini savundu.
Reşit Kibar cinayeti, Cankurtaran bölgesinde Yapısoy Beton isimli şirketin mesire alanı projesi ihalesini almasıyla başlayan bir sürecin sonucu olarak gündeme geldi. Şirketin doğaya zarar vereceği iddiasında bulunan köylüler direnişe geçti. Ancak şirket yetkilileri, protestoculara silahla karşılık verdi ve bu gerilim ölümcül olaylarla sonuçlandı.
Reşit Kibar hayatını kaybederken, Ersan Koyuncu ve Gökhan Koyuncu yaralandı. Bu olayın ardından Yapısoy Beton, Cankurtaran bölgesindeki faaliyetlerini sonlandırdı ve geri çekildi. Ancak şirketin öldürülen Reşit Kibar ile ilgili sorumluluğu ve bu sorumluluğun hukuk önünde karşılık bulup bulmayacağı belirsizliğini koruyor.
Reşit Kibar cinayetinin ardından, olayın faillerine ve bu faillerle şirketin olası bağlantılarına dikkat çeken Dursun Ali Koyuncu, cinayetten sadece üç gün sonra tutuklandı. Bununla birlikte, cinayete tepki gösteren Mutlu Akyüz ve Yıllar Kibar da tutuklanan isimler arasındaydı.
Ancak olaylar, bölgede ve ülke genelinde büyük bir kamuoyu tepkisine neden oldu. Yürütülen kararlı mücadele sonucunda tutuklanan herkes serbest bırakıldı. Bunun yanı sıra Yapısoy Beton’un Hopa ve Borçka’daki projeleri de iptal edildi. Şu an için bu mücadelede bütün taleplerin karşılandığı ifade ediliyor.
Ancak Reşit Kibar’ın öldürülmesiyle ilgili süreç halen devam ediyor. Soruşturma dosyasına 5 Eylül tarihinden bu yana gizlilik kararı uygulanıyor ve bu durum, soruşturmayla ilgili delillere erişimi engelliyor. Avukatlar, gizlilik kararının hukukun şeffafı olma zorunluluğuna aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılması için yeniden başvurdu. Bugüne kadar yapılan itirazlara cevap vermeyen savcılık, kamuoyunda şüphelere yol açıyor.
Cankurtaran direnişini yürüten grup, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Her şeyi kazanımla sonuçlandırdık; Yapısoy Beton’un projelerini durdurduk, tutuklanan arkadaşlarımızı kurtardık. Reşit Kibar’ın katillerinin de hukuk önünde hesap vermesini sağlayacağız. Ancak gizlilik kararı nedeniyle soruşturma dosyasındaki delillerin niteliği konusunda bilgi sahibi değiliz. Bu, adaletin önünde bir engeldir. Gizlilik kararının kaldırılması için kararlı mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Reşit Kibar’ın cinayeti ve ardından yaşananlar, hukukun şeffaflığı ve kamuoyunun adalet beklentileri açısından kritik bir sürece işaret ediyor. Gözler, savcılığın gizlilik kararına ilişkin vereceği kararda ve bu karardan sonra atılacak adımlarda olacak.