Ali Eray ÇELİK
Atapark önünde basın açıklaması yapan SOL Parti Artvin İl Örgütü "Cehennemin kapılarını birlikte kapatalım" dedi.
SOL Parti'nin 28. Dönem Artvin Milletvekili Adayları Özlem Akyürek ve Erkan Evbaşı. Basın açıklamasına TÜM-BEL-SEN Artvin Temsilcisi Erkan Öztürk, Halkevleri Artvin Temsilcisi Uğur Karakuş, Artvin BARO Başkanı Ayla Varan, 78'liler Derneği Başkanı Seyfettin Altıkulaç, Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, TKP Artvin Milletvekili Adayları Semra Yavuz Kavaz ve Resul Duran katıldı.
Yapılan basın açıklamasında 14 Mayıs'ta yapılacak olan Türkiye Genel Seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini belirterek "SOL Parti bu devrimci programın etrafında emekçilerin, ezilenlerin, gençlerin ve kadınların kendi haklarını ve geleceğini örgütlediği toplumsal mücadeleyi geliştirme sorumluluğuyla parlamento seçimlerinde seçim pusulasında yer alacaktır" ifadeleri kullanıldı.
SOL Parti Artvin İl Yöneticisi Mehmet Fatih Keskin Türkiye'nin sorunlarına karşı SOL Parti'nin çözümlerini açıklayarak şu ifadeleri kullandı;
"Tümüyle anti demokratik, keyfi ve baskıcı Başkanlık Sistemine, ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne son verilmelidir. Mevcut tek adam rejiminin Cumhurbaşkanlığına verdiği yetkiler kaldırılmalıdır. SOL Parti olarak, kuvvetler ayrılığına dayanan, halkın söz, yetki ve karar süreçlerine katıldığı, yerel yönetimlerin ve yerinden yönetim anlayışını temel alan yeni bir düzeninin kurulmasını savunuyoruz.
Tüm yurttaşların inanma ve ‘inanmama özgürlüğünü’ güvence altına alan bir laiklik anlayışını savunuyoruz. Bu anlayış doğrultusunda Aleviler başta olmak üzere farklı din ve mezheplerin özgürce inançlarını yaşayabilmelerinin güvence altına alınmasını savunuyoruz.
SOL Parti olarak İnsanca yaşanabilecek emeklilik ücreti ve yaşlı bakımının kamusal bir hizmet olarak sunulmasını savunuyoruz, emeklilerin sendikal mücadelesini destekliyor ve tüm emeklilerle omuz omuza bu bağlamda mücadeleyi sürdürüyoruz.
SOL Parti, sol feminist yaklaşımla erkek egemenliğinin geleneksel ve modern -kapitalist bütün biçimlerine, toplumsal ve siyasal alandaki her türden cinsiyetçiliğe son vermek için mücadele ediyor. Bu doğrultuda kadın cinayetlerine son vermek; kadınların yaşam hakkını ve şiddetten korunma hakkını ve can güvenliğini sağlamak için erkek şiddetine son verecek önlemlerin alınmasını; 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi’nin eksiksiz biçimde uygulanması için mücadele ediyoruz.
Bizler tüm yurttaşların parasız eğitim ve parasız sağlık haklarını kullanmasının koşullarını sağlamanın kamunun görevi olduğunu savunuyoruz. Eğitim ve Sağlık maliyetlerini yurttaşlara yıkan ticari anlayışa son verilmelidir, parasız eğitim ve sağlık herkes için bir hak olmalıdır. Özel okul ve hastaneler kamulaştırılmalıdır. Kamu-Özel ortaklığı adı altında kamu kaynaklarının şirketlere aktarılmasına son verilmelidir.
Emperyalizme bağımlı ekonomik yapının türevi olan rant ekonomisinden katılımcı, demokratik planlamaya dayalı ve ekolojik tahribatı engelleyen üretim ekonomisine geçilmesi zorunludur. SOL Parti olarak, özelleştirmelerle yerli-yabancı sermayeye peşkeş çekilen halka ait tüm kamu varlıklarının, TÜPRAŞ, Türk Telekom, TEKEL, SEKA, Ereğli Demir Çelik başta olmak üzere enerji ve iletişim gibi büyük ve stratejik şirketlerden başlayarak, geçmişte kamusal hizmet vermiş Sümerbank gibi kuruluşları yeniden ayağa kaldırmayı, kamulaştırmayı savunmaktayız.
Vergide adalet için temel gıda ve ihtiyaç maddeleri, eğitim, sağlık, kültür ve sanat ürünleri üzerindeki KDV ve diğer dolaylı vergilerin sıfırlanması, gelir ve kurumlar vergisi dilimlerinin artan oranlı olarak yeniden düzenlenmesi için SOL Parti olarak mücadele edeceğiz.
SOL Parti, ekolojik yıkıma karşı memleketin dört bir yanında süren direniş ve mücadelelerin parçası, örgütleyicisi olmuş ve direnen halkın daima yanında olmuştur. Tıpkı Cerattepe’de Artvin Halkıyla omuz omuza verdiğimiz mücadele gibi. Ekolojik yıkıma karşı halkın acil taleplerini savunmaya ve örgütlemeye devam edeceğiz.
SOL Parti bu devrimci programın etrafında mücadelesini halkla birlikte büyütecek ve kamucu bir anlayışla yoluna devam edecektir.
Peki bizler devrimciler Artvin’de neyi temsil ediyoruz:
Artvin’de Cerattepe’de halkla birlikte mücadele ettik. Ensar ve gerici tüm tarikatlara karşı laikliğin savunucusu olduk. Kadın hareketi içerisinde mücadeleyi büyüttük.
Artvin’de, Ardanuç’ta, Şavşat’ta HES’lere karşı mücadele ettik. Hopa’da çayda kotaya son diyen çay üreticileriyle mücadeleyi büyüttük.
Bizler Artvin’de devrimci sorumluluğumuzla bütün mücadele alanlarında halkla birlikte direndik, direniyoruz. Artvin’in devrimci tarihini ve devrimci değerlerini omuzlarında hisseden bizler mücadelemize aralıksız devam edeceğiz. Artvin’de tüm kadınlar, gençler ve emekçilerle yan yana kamucu, laik ve çevre katliamlarının olmadığı yeni bir ülke için örgütlenmeye devam edeceğiz.
Bugün burada Artvin’de bu toplumsal mücadele alanlarında yer alan devrimci adaylarımızla alandayız. SOL Partiye verilen her oy Cerattepe içindir, HES direnişleri içindir.
Nasıl bir ülke istiyorsak öyle adaylarla mücadele edeceğiz.
Dayanışmanın, paylaşmanın, sevginin, mücadelenin, direnişin, eşitliğin, kardeşliğin, özgürlüğün Partisi, seçimde de bu değerlerin taşıyıcısı devrimcilerle mücadele edecektir.
Emekçiler, ezilenler, gençler, kadınlar tüm yurtsever halkımız gönül rahatlığıyla bu listelere oy atabilir. Bu oylar yarının mücadelesine umut, dayanışmaya güç, değişime güvencedir.
14 Mayıs’ta “kara” bir sayfayı hep birlikte kapatacağız, “gri” bir sayfa açılacak. Beyaz bir sayfa açmak için ise mücadele devam edecek. SOL Parti beyaz bir sayfayı açmak için mücadeleyi büyütecek.
Sen de parlamento seçimlerinde eskimiş düzenin eskimiş yüzlerine değil SOL’un adaylarına oy ver, SOL Parti’ye oy ver, SOL’a verilen oy mücadeleyedir, SOL’a verilen oy direnişedir, SOL’a verilen oy dayanışmadır, SOL’a verilen oy eşitliğe, özgürlüğe, bağımsızlığa, laikliğe, barışa ve kardeşliğedir."
SOL Parti Artvin Milletvekili Adayı Özlem Akyürek yaptığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı;
"Siz beni çok iyi tanıyorsunuz.
Doğayı sömüren rantçı şirketlere ve önünü açan iktidarlara karşı çıkan, dayanışma gösteren,
Ensar Vakfı'nın çocuk istismarına susmayan, eyleme giden, direnen
sol feminist bir yaklaşımla kadınların bütün dünyada yaşadığı hak kayıplarına, tacize, şiddete
karşı mücadeleyi örgütleyen
patronsuz, liyakat esaslı haberciliği savunup Birgün gazetesini sahipsiz bırakmayarak sokak
sokak sizlere ulaştıran ve
aynı zamanda
bir eğitimci, şair
ve kafe emekçisiyim.
Yurdumuzun dört bir yanını kuşatmışken haramiler, baharı müjdeleyen umudu müjdeleyen
beyaz bir sayfa açmayı müjdeleyen, pes etmek nedir bilmeyen mücadeleyi dayanışmayı
örgütleyen bütün devrimci arkadaşlarıma selam olsun.
Yalanlar, yolsuzluklar ve yoksulluklar içinde çare arayan halkın, kadınların, çocukların, gençlerin
umudu olan devrimci tarihimize Mahir'lere Deniz'lere Ulaş'lara selam olsun.
Yurdumuz onlarca yıldır kapitalist emperyalist güçlere hizmet eden şiddetten beslenen gerici
iktidarlar ile yönetildi. Halkın taleplerini görmezden geldiler. Defalarca kez halkın dayanışma gücünü
kırmaya, yok etmeye çalıştılar.
Dünden bugüne tarihi birikimimizle her zaman elini taşın altına koyan duruşumuzla,
arkadaşımın da bahsettiği gibi yurdun dört bir yanını dolan dayanışma azmimiz, mücadeleci
tavrımızla SOL Parti olarak nasıl mücadelenin içinden geliyorsak öyle yansıyacak sandığa
isimlerimiz.
Gerek vuku buldu ve her ilden adaylarımızla seçime katıldık. Ancak unutulmamalıdır ki dün nasıl
mücadeledeysek bugün de öyleyiz, yarın da öyle olacağız çünkü; resmi bir sorumluluk
gerektirmeksizin her devrimci arkadaşım bu halkın zaten vekili olmuştur olmaya devamedecektir.
14 Mayıs'ta pusulada sol olacak.
Bir değişimi başlatmak için bir başlangıç olacak ve kavga sürecek. SOL Parti'ye atılan her oy
bütün devrimci arkadaşlarımın sömürüye karşı duruşuna omuz vermek olacak.
Biz istiyoruz ki herhangi bir dinin sömürüsü üzerinden kandırılmasın insanlarımız. Yaşam alanlarının tahribatıyla sınanmak zorunda kalmasın.
Çocuklarımız yoksullukla pençeleşirken bir avcı gibi bekleyen tarikat-cemaat yurtlarında hayatları karartılmasın, cinsel istismara uğramasın, Enes Kara gibi çareyi kurtuluşu intiharda
görmesin. Aladağ'da tarikat yurtlarında yangınlarda yanmasın bu çocuklar. Çocukları istismar edenler korunmasın, aklanmasın, cezasız kalmasın.
Ekonomik krizler komplo teorileriyle geçiştirilip suçlular kendini gizleyemesin.
Artvin'de de örneklerini başta Cerattepe gördüğümüz gibi ormanlarımız kesilmesin sularımız kirlenmesin toprağımız zehirlenmesin. Şirketlerin cebi parayla dolacak diye insanlarımız göçe zorlanmasın çocuklarının geleceği elinden alınmasın."
SOL Parti Artvin Milletvekili Adayı Erkan Evbaşı şu ifadeleri kullandı;
"Sevgili ve değerli Dostlar merhaba adım; Erkan Evbaşi, 1956 Şavşat doğumluyum.
14 Mayıs genel seçimlerinde Artvin SOL Parti Milletvekili adayayım.
20 yıldır gerici ve tek adam rejimin den kurtulma adına mücadele ettim ve etmeye devam edeceğim.
Sevgili halkımız 20 yıllık talan, baskı, zorbalık yoksulluk ve sömürü iktidarını göndermek için yola çıkıyoruz.
Bu ülkenin solcular ve devrimcileri olarak tarih boyunca sömürülmeye ve sömürüye zorbalığa direndik.
Alnımız ak, başımız dik.
Şimdi bu en kritik seçimde birleşik bir sorumlulukla mücadeleye devam ediyoruz.
Değerli halkımız bu karanlık ittifakı yenmek, her tür kötülüğü yapan bu rejime son vermek için muhalefetin ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlunu destekliyoruz.
Gerçek bir değişim yaratmak 20 yılın karanlığı ile hesaplaşmak ve bu haramilerin geri dönüş yollarını kapatabilmek ancak örgütlü mücadeleyle olabilir.
Kadınlar, gençler, emekliler ezilenler haklarımız ve geleceğimiz için örgütlenelim.
Yeni bir başlangıca birlikte yürüyelim.
Sokakta, meydanda, direnişte, mücadele de pusulada Sol var.
Haydi arkadaş bir oy Kılıçdaroğluna, bir oy SOL Parti’ye”
SOL Parti Artvin İl Başkanı Mahmut Zeytinci yaptığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı;
“Bundan 25 yıl önce henüz Cerattepe Maden İşletmesi olmadan önce bir konuşma yapmıştım. Yine bugün de ona benzer bir şeyler söylemek istiyorum ama sadece burada bulunan benim yoldaşlarıma değil, bizi uzaktan izleyen Artvinlilere de bir şeyler söylemek istiyorum. Bu ülkede devrimciler sadece ülkeleri için, sadece bu topraklar için, sadece dayanışma için, sadece insanlık için mücadele ettiler. Kendileri için hiçbir şey istemediler. Bizim topraklarımızda Şavşat'ta, Ardanuç'ta, Artvin'de yatan arkadaşlarımın mezarlarında görebilirsiniz bunu. Bu memleketin en güzel insanları, Artvin'in en güzel çocukları hiçbir şey beklemeksizin hayatta sadece bu topraklar için mücadele ederek öldüler. Yeter ki bizden sonra kalan insanlar, bu dağlarda yaşayan canlılar, bu derelerde yaşayan balıklar, ayılar için bizden sonra gelecek kuşaklar için daha mutlu daha yaşanabilir bir Artvin için hiçbir şey beklemeksizin öldüler. Bugün bizler de onların devamı olan insanlar olarak gerçekten hiçbir şey beklemeksizin mücadeleye devam ediyoruz, devam edeceğiz. Bunun için hiç kimseden iltifat ya da mükafat beklemiyoruz. Başımıza gelecek her şeyin bedelini şimdiden ödemeye hazırız. Birde şunu hiç unutmayın; Ey Artvinliler 14 Mayıs'ta hiçbir şey bitmeyecek. Evet bu ülkenin yeni bir başlangıcı ihtiyacı var ama bu ülkenin namuslu, dürüst ve devrimcilere daha çok ihtiyacı var ve onlara bir kere daha destek olmamızı Artvin'in tarihinde olduğu gibi. Bu ülkenin geleceği için talep ediyoruz, hep beraber olmanızı talep ediyoruz. Çünkü bu ülkede devrimciler yoksa hayatta yoktur, gelecekte yoktur. Onun için biz diyoruz ki her zaman bu ülke ve bu topraklar için mücadeleye varız, dayanışmaya varız ve her zaman bu meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Yolumuz ve solumuz açık olsun.”
