Murgul’da futbol, yalnızca bir spor dalı değil, yıllardır halkı bir araya getiren, gençlerin enerjisini sahaya taşıyan, ilçeye umut ve heyecan veren bir unsur olarak öne çıkıyor. İlçenin gözbebeği konumunda bulunan Murgul Belediyespor, bu sezon Bölgesel Amatör Lig’e yükselerek tarihinde önemli bir başarıya imza attı. Ancak saha içindeki bu büyük sevinç, saha dışında yaşanan destek eksikliğiyle gölgeleniyor. Kulüp Başkanı Ozan Arslan, ilçede faaliyet gösteren hidroelektrik santrali (HES) şirketlerine yönelik yaptığı açıklamada sert ifadeler kullandı ve kamuoyuna çarpıcı mesajlar verdi.
Arslan, yıllardır Murgul’un derelerinden ve doğasından milyonlarca lira kazanan şirketlerin, ilçenin sosyal yaşamına ve özellikle gençliğin geleceğine en ufak bir katkı sunmadığını belirterek, “Murgul’un suyunu alıp cebini dolduranlar, sıra Murgul’un gençlerine ve sporuna destek olmaya gelince ortadan kaybolmuştur” dedi.
Arslan’a göre futbol, Murgul halkı için yalnızca bir müsabaka heyecanı değil, aynı zamanda bir kimlik, bir aidiyet ve birlikte hareket etmenin en güçlü yollarından biri. Ancak ilçenin kaynaklarını kullanan şirketlerin, bu aidiyeti ve birlik ruhunu görmezden gelmeleri, toplumda büyük bir kırgınlığa yol açıyor.
Kulüp başkanı, konuşmasında Murgul Belediyespor’un “halkın takımı” olduğuna özellikle vurgu yaptı. Sporun gençliğin geleceği ve toplumsal birlikteliğin en önemli dayanaklarından biri olduğunu ifade eden Arslan, “Ne yazık ki memleketimizin kaynaklarını sömüren bu şirketler, Murgul Belediye Spor’a bir lira dahi katkı yapmamıştır. Bugün bu halkın takımına sırt çevirenler, yarın öbür gün yeni bir dere, yeni bir proje için kapımıza geldiklerinde karşılarında yine bu halkı bulacaklardır. Biz unutmayız” sözleriyle hem sitemini dile getirdi hem de ilçede yaşayanların duruşunu ortaya koydu.
Murgul’da futbol, neredeyse her aileden bir ferdin dokunduğu, her çocuğun hayalini kurduğu ve her gencin içinde yaşattığı bir heyecan. İlçede gençlerin sosyalleşebileceği alanların sınırlı olması, futbolun değerini daha da artırıyor. Murgul Belediyespor’un BAL’a yükselmesi, yalnızca sahadaki bir başarı değil, aynı zamanda ilçenin birlikte sevindiği, gururlandığı ve bir araya geldiği bir olay olarak görülüyor. Ancak bu başarıların sürdürülebilmesi için ekonomik kaynaklara ihtiyaç duyuluyor. Oyuncuların, teknik ekibin ve altyapının güçlenmesi, deplasman masraflarının karşılanması ve gençlerin daha iyi imkanlarla spor yapabilmesi için kulübe maddi destek hayati önem taşıyor.
Bölgesel Amatör Lig’in amatör liglere kıyasla çok daha ağır mali koşullara sahip olduğunu vurgulayan Arslan, katılım bedelinden transferlere, deplasman yolculuklarından konaklamaya kadar artan giderlerin altını çizdi. Buna rağmen Murgul Belediyespor’un arkasında duran, tribünde desteğini esirgemeyen, imkanları ölçüsünde elini taşın altına koyan bir halk olduğunu dile getirdi. “Biz birbirimize yeteriz, biz birbirimizin arkasındayız” diyen Arslan, HES şirketlerini ise Murgul’un değerlerini görmezden gelmekle suçladı.
Murgul Belediyespor’un yükselişi, aynı zamanda ilçedeki gençler için bir umut kaynağı. Takımın başarısı, Murgul’da büyüyen çocuklara ve gençlere hayallerini gerçekleştirme motivasyonu sunuyor. Tribünlerde bir araya gelen halk, sahadaki futbolcularla aynı duyguyu paylaşıyor; galibiyetlerde sevinci, mağlubiyetlerde hüznü birlikte yaşıyor. Bu nedenle Murgul’da futbol, yalnızca bir oyun değil, halkı birbirine bağlayan en güçlü bağlardan biri.
Arslan’ın açıklamaları, yalnızca kulüp özelinde değil, Murgul’un geleceğine dair de bir uyarı niteliği taşıyor. İlçenin doğal kaynaklarını kullanarak büyük kazançlar elde eden şirketlerin, ilçeye geri dönüş yapmamaları, hem ekonomik hem de toplumsal açıdan derin bir adaletsizlik olarak görülüyor. Kulüp yönetimi, bu duruma karşı sesini yükseltirken, halkın dayanışma ruhunu da öne çıkarıyor.
Murgul Belediyespor’un bu sezondaki mücadelesi, sahada kazanılacak puanların çok ötesinde bir anlam taşıyor. Takımın başarısı, ilçenin gururu ve gençlerin geleceği olarak görülüyor. Bu nedenle halkın desteği, kulüp için en büyük güç olmaya devam ediyor. Ozan Arslan’ın sözleri ise, hem sahada hem de saha dışında verilen mücadelenin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.