Akademi Eğitim Koçluğu Kurucu Koordinatörü Yunus Emre Yaman, öğrencilerin LGS’ye son 100 gün kala nasıl çalışması gerektiğini anlattı.
Öğrencilerin son 100 gün içinde ilk yapması gereken şeyin kendilerini değerlendirerek eksikliklerini belirlemek olması gerektiğini belirten Akademi Eğitim Koçluğu Kurucu Koordinatörü Yunus Emre Yaman “Çocuklarımız soru bankasından ziyade denemelere ağırlık vermeli, denemelerde çıkan hatalarına yönelik soru bankalarından o konuya ait soruları çözmeye devam etmeliler” dedi.
Yaman yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
“Çocuklarımız Eylül’den bu yana LGS için hazırlanıyor ve şu anda sayısız denemeye girmiş, binlerce soru çözmüş durumdalar. Çocuklarımızın bu emeklerinin denemelere dolayısıyla da Haziran’da sınava aktarmaları gerekiyor. Bu yüzden mutlaka konu konu deneme analizlerinin yapılması ve hedefledikleri nitelikli okulların yüzdelik dilimlerini de araştırmaları gerekiyor.
İnternetten geçmiş senelerdeki yüzdelik dilimlere, o yüzdelik dilim için yaklaşık kaç net yapıldığına bakarak bu veriye ulaşabilir. Ayrıca çocuklarımız soru bankasından ziyade denemelere ağırlık vermeli, denemelerde çıkan hatalarına yönelik soru bankalarından o konuya ait soruları çözmeye devam etmeliler.
Çocuklarımız farklı pozisyonlarda olabilir; konuları tamamlayan, yeni nesil sorularda başarılı öğrenciler düzenli tekrarlar yapmalı ve çıkmış soruları çözmeli.
Eksik konuları olanlar ve yeni nesil soru yapamayan öğrencilerimiz ise hemen harekete geçmeli, eksikliklerini belirleyip bunları kapamak için en basit tabiriyle kendini kampa almalıdır. Yapılan hataların da aslında eksiklikleri fark etmenin bir yolu olduğu da unutulmamalıdır.
Tabi bunlar sınav dönemlerinde çocuklarımızın yapması gerekenler peki bizler ne yapmalıyız? Her şeyden önce veliler ve öğretmenler olarak çocuklarımızın dayanak noktaları olmalı ve bu süreçte gerekli desteği de sağlamalıyız. Henüz sosyal ve akademik açıdan gelişen çocuklarımızın birden bu yoğun tempoya ayak uydurmaları bazen onları davranışsal açıdan olumsuz etkileyebiliyor. Çocuklarımızın bir birey olduğunu unutmadan doğru iletişim kurarak onun bu yorgun günlerinin bir nebze yardımcısı olabiliriz. Eğitim ve öğretimin dönemlik ya da sezonluk olmadığı dolayısyla öğrenmenin her yaş ve kademede devam ettiğini düşünerek bireyin bilmeye,öğrenmeye olan hevesinin de asla kırılmaması gerekiyor. Bu noktada aslında başarıda da başarısızlıkta da hepimizin etkisi bulunuyor. Başarılarla övünülmeli başarısızlıktan da hepimiz ders çıkarmalıyız.
Sonuç ne olursa olsun çocuklarımızı seviyor ve girecekleri sınavlarda kendilerine başarılar diliyorum.”
Ali Eray ÇELİK