Artvin Belediye Başkanı Bilgehan Erdem, 31 Mart yerel seçimleri öncesinde katılımcı ve şeffaf bir yönetim anlayışını vurgulayarak, kent konseyini etkin bir şekilde hayata geçirme vaadinde bulunmuştu. Ancak başkanlık görevinin 8. ayı geride kalmış olmasına rağmen, kent konseyinin oluşturulması konusunda somut bir adım atılmış değil.
Başkan Erdem, seçim öncesinde yayımlanan proje tanıtım kitapçığında kent konseyini, “kent yaşamını canlandıracak, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışını güçlendirecek” bir platform olarak tanıtmıştı. Hatta şu ifadeleri kullanmıştı:
“Karar alma süreçlerine aktif katılım sağlanacak.”
“Sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği güçlenecek.”
“Kent yönetimi daha şeffaf ve hesap verebilir olacak.”
Ancak bu vaatlerin üzerinden aylar geçmesine rağmen, kent konseyi kurulmamış ve bu konuda herhangi bir çalışma yürütülmemiştir. Seçim öncesinde gundemartvin.com İnternet Haber Sitemize verdiği iddialı söylemlerle bugünkü eylemsizlik arasında derin bir çelişki bulunmakta.
Erdem, seçim öncesi daha önceki kent konseyi oluşumlarına siyasi müdahalelerde bulunulduğunu, bunun doğru bir yönetim anlayışı olmadığını belirtmişti. Ayrıca, kent konseyinin Artvin’in tüm bileşenlerini kapsayan bağımsız bir yapıya sahip olması gerektiğini savunmuştu. Ancak bu söylemler, seçim sonrası süreçte herhangi bir pratiğe dönüşmedi. Şu anki durum, önceki yönetim dönemlerinde de gözlemlenen "pasif kent konseyi" geleneğinin devamı niteliğinde.
gundemartvin.com İnternet Haber Sitemizde 11 Mart günü “Bilgehan Erdem: Kent Konseyini Çok Önemsiyoruz” başlık haberimizde yer alan Başkan Erdem’in şu açıklaması dikkat çekiyor:
“Kent konseyi, kentin tüm renklerini ve unsurlarını barındırmalı. Daha demokratik ve eleştirel bir kent konseyi ile yönetimin kararlarında halkın ve kamunun lehine adımlar atılmasını sağlayacağız.”
Fakat bu idealist sözlerin gerçekleşmesi için henüz bir adım atılmadı. Eğer bu gecikme devam ederse, Erdem'in açıklamalarının yalnızca retorikten ibaret olduğu yönündeki eleştiriler daha da güçlenecektir.
Kent konseyleri, demokratik yönetişimin önemli mekanizmalarından biridir. Yerel dinamiklerin öne çıkarılmasını, halkın yönetime doğrudan katılımını ve şeffaflık ilkelerinin uygulanmasını sağlar. Artvin gibi hem doğal güzellikleri hem de sosyal yapısıyla dikkat çeken bir kentte, kent konseyinin kurulması şu alanlarda önemli katkılar sunabilir:
Çevre Politikaları: Artvin’in doğal yapısının korunması ve sürdürülebilir kalkınma projelerinin geliştirilmesi.
Sosyal Dayanışma: Yerel halkın ihtiyaçlarının belirlenmesi ve sosyal yardımlaşma mekanizmalarının güçlendirilmesi.
Şeffaf Yönetim: Belediye hizmetlerinin etkin bir şekilde izlenmesi ve denetlenmesi.
Erdem’in göreve geldiği günden bu yana kent konseyi kurulmadığı için bu alanlarda bir ilerleme sağlanamadı.
Kent konseyi gibi bir yapının aktif hale getirilmemesi, yönetim anlayışında şeffaflık ve katılımcılık iddiasını gölgelemekte. Özellikle gençlerin ve sivil toplumun kent yönetimine dahil edilmesi için bu tür platformların hayata geçirilmesi gerekiyor.
Başkan Erdem’in seçim öncesinde dillendirdiği “katılımcı ve şeffaf yönetim” anlayışını hayata geçirebilmesi için kent konseyi önemli bir test alanıdır. Şimdiye kadar bu alanda sergilenen eylemsizlik hayal kırıklığı yaratmakta. Kent konseyinin bir an önce hayata geçirilmesi Artvin’in demokratikleşme sürecine katkıda bulunması açısından kritik öneme sahip.
