Yaşam

Kaymakam Olmayı Beklerken Çoban Oldu

Kaymakam olma hayali kuran iki üniversite mezunu genç, bu hayalini gerçekleştiremeyince memleketlerine dönerek çobanlık yapmaya başladı.

Abone Ol

32 yaşındaki Mustafa Özer, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümlerinden mezun olduktan sonra Sosyoloji bölümünü de tamamlayarak eğitim hayatına devam etti. Bunun yanı sıra, yurt dışında 6 ay süreyle dil eğitimi aldı. Ancak, en büyük hayali olan kaymakamlık için girdiği sınavda mülakat aşamasında elendi. Bu durum, Özer'i memleketine dönmeye ve yeni bir başlangıç yapmaya zorladı.

2020 yılında 12 koyun alarak hayvancılık serüvenine adım atan Mustafa Özer, dört yıl içinde sürüsünü 100 koyuna çıkarmayı başardı. Çevreli Köyü’nde, 2 bin 100 rakımlı Çamlıbel Yaylası’nda koyunlarını otlatan Özer, aynı zamanda kaymakamlık sınavlarına da hazırlanmaya devam ediyor. Özer, köy yaşamının getirdiği zorluklarla birlikte tarım ve hayvancılığın ona sağladığı mutluluğu bir arada yaşıyor.

Koyunlarını otlatırken, kaymakamlık hayalinden asla vazgeçmediğini vurgulayan Özer, "Ankara doğumluyum. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi mezunuyum, aynı zamanda Sosyoloji bölümünden de mezunum. En büyük hayalim kaymakam olmaktı, fakat nasip olmadı. Bir memleket sevdasıyla köyüme döndüm. Tarım ve hayvancılığa büyük bir sevgi besliyordum. 2019 yılında traktörümü aldım. 2020 yılında 12 koyunla başladığım hayvancılığa, bugün 100 civarında koyunla devam ediyorum" dedi.

Mustafa Özer’in hikayesi, gençlerin hayallerinin peşinden koşarken karşılaştıkları zorlukları gözler önüne seriyor. Eğitim hayatı boyunca kaymakamlık için gösterdiği çaba, Özer’in azim ve kararlılığını simgeliyor. Eğitimini tamamladıktan sonra memleketine dönerek yeni bir yaşam kurma kararı alan Özer, hem kendi geçimini sağlıyor hem de yerel tarım ve hayvancılığın önemine dikkat çekiyor.

Mustafa Özer, kaymakamlık hayalinin peşinden koşmaya devam ederken, hayatını sürdürdüğü köydeki çalışmalarıyla da örnek bir yaşam sergiliyor. Gençlerin hayal kırıklıklarını aşarak, kendi yollarını bulabileceklerine dair umut verici bir mesaj taşıyor. Özer’in çobanlık serüveni, hem yerel ekonomiye katkıda bulunuyor hem de gençlerin tarım ve hayvancılık alanındaki potansiyelini gözler önüne seriyor. Bu hikaye, yalnızca bir bireyin hayatını değil, aynı zamanda Artvin’in yerel kültürünü ve değerlerini de yansıtıyor.