SAĞLIK

“İnsülin Direncine Dikkat!”

Diyetisyen Gizem Tekin, insülin direncinin, hareketsiz yaşam ve yanlış beslenme alışkanlıklarıyla tetiklenerek, şeker hastalığından kansere kadar birçok ciddi hastalığa zemin hazırlayabileceğini söyledi.

Abone Ol

Kanda gereğinden fazla şeker bulunması sonucunda insülin hormonunun görevini yerine getirememesine bağlı olarak ortaya çıkan insülin direnci hakkında açıklamalarda bulunan Diyetisyen Tekin, bol kalorili, şekerli ve işlenmiş gıdaların tüketimi ile birlikte hareket azlığının insülin direnci oluşumunun önünü açtığını kaydetti. 

Tekin, insülin direncini, vücudun ürettiği insülini kullanamaması olarak tanımlanabileceğini belirterek, şunları söyledi:

“Bel çevresinin erkeklerde 102 cm’den, kadınlarda 88 cm’den geniş olması dikkat edilmesi gereken bir durumdur. İnsülin direncinin şeker hastalığı yatkınlığına sebep olmasının dışında polikistik over sendromu, obezite, adet düzensizliği, kısırlık, kilo vermekte zorlanma, gut hastalığı, yüksek tansiyon, fibrokistik meme hastalığı, kısırlık, yumurtalıklarda kist, kalp krizi, felç, kolesterol, trigliserid yüksekliği ile meme kanseri, akciğer, pankreas, prostat, karaciğer, kalın bağırsak kanseri gibi birçok ciddi hastalığa zemin hazırlayabilir.”

İnsülin direncinin olduğunu anlayabilmek için vücudun gösterebileceği belirtileri aktaran Tekin, “Serum trigliserid seviyelerinin 150 mg/dL’den yüksek olması, kan basıncının 130/85 mmHg’nın üzerinde seyretmesi, HDL kolesterol düzeyinin 40 mg/dL’nin altında bulunması, açlık kan şekerinin 100 mg/dL’den büyük olması insülin direnci tanısı alabileceğinizi gösterir.” dedi.

İnsülin direnci belirtilerinin fark edildiği durumlarda mutlaka doktora başvurmak gerektiğini ifade eden Tekin, insülin direnci belirtilerini şöyle sıraladı:

“Yemek sonrası gelen ağırlık, yorgunluk ve uyku hissi, yemekten sonra şekerin kontrolsüz olarak düşmeye başlamasıyla el titremesi, terleme, mide kazınması, kilo almanın kontrol edilememesi, sık tatlı yeme isteği, bel çevresinin giderek genişlemesi, tansiyonun 13'e 8 veya daha yüksek olması, konsantrasyon güçlüğü, uyku bozukluğu, ‘akantozis nigrikans’ denilen özellikle koltuk altı, kasık, boyun bölgelerinde esmerleşme, karaciğerde yağlanma, kadınlarda adet düzensizlikleri.”