Bu kez 31.60/30.65 Megawatt kurulu güce sahip olacak şekilde planlanan proje kapsamında aynı bölgede bir kırma-eleme tesisi ile hazır beton santrali kurulması da öngörülüyor. Projenin tanıtımı ve sürece halkın katılımını sağlamak amacıyla Taşkıran Köyü’ne bağlı Sarıgöl Mahallesi'nde bulunan bir çay ocağında bilgilendirme toplantısı yapılması planlandı. Ancak toplantı, yöre halkının yoğun tepkisi üzerine gerçekleştirilemedi.
Köylüler, daha önceki süreçlerde yaşanan hak kayıpları ve doğaya verilen zararları gerekçe göstererek projeye karşı olduklarını dile getirdi. Planlanan bilgilendirme toplantısının yapılacağı alana gelen yurttaşlar, protestolarla şirket temsilcilerini ve yetkilileri karşılayarak, toplantının yapılmasına müsaade etmedi. Bunun üzerine toplantı fiilen gerçekleştirilmeden sona erdi. Ancak, toplantının yapılmamış olmasına rağmen “Halkı bilgilendirme ve sürece katılım toplantısı gerçekleştirilmiştir” şeklinde bir tutanak düzenlendiği ortaya çıktı.
Yaşananlara tanıklık eden Yusufeli Belediye Başkanı Av. Barış Demirci, duruma sert tepki gösterdi. Toplantının fiilen yapılmadığını belirten Demirci, köylülerle birlikte düzenlenen tutanağın hukuka ve gerçeğe aykırı olduğunu ifade ederek belgede sahtecilik anlamına gelebilecek bu işlem karşısında sessiz kalmadı. Köylülerin huzurunda düzenlenen tutanağı yırtan Belediye Başkanı, ilgili kurum yetkililerine tutanağın gerçek durumu yansıtacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirtti.
Demirci’nin müdahalesinin ardından, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile proje sahibi şirket yetkilileri yeni bir tutanak düzenledi. Bu yeni belgede, halkı bilgilendirme ve sürece katılım toplantısının protestolar nedeniyle yapılamadığı açık şekilde ifade edildi.
Bölge halkı, yıllardır yaşadıkları topraklarda doğanın ve yaşam alanlarının korunmasını talep ediyor. Daha önce İkizkavak HES projesine karşı açılan dava sonucunda mahkemenin iptal kararı vermesi, köylüler için önemli bir kazanım olarak hafızalarda yer etmişti. Ancak aradan geçen yılların ardından projenin yeniden gündeme gelmesi, bölge halkında büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Halk, aynı doğa tahribatının yeniden yaşanmasını istemediğini belirterek, “Toprağımıza, suyumuza, geleceğimize sahip çıkıyoruz” mesajı verdi.
Yusufeli Barajı nedeniyle zaten büyük ölçüde değişime uğramış olan Yusufeli coğrafyasında, halkın artık yeni projelere karşı güveni sarsılmış durumda. Her ne kadar mevzuat gereği halkın bilgilendirilmesi ve sürece katılımı amaçlansa da, bu sürecin şeffaf ve gerçeklere uygun bir şekilde yürütülmemesi, halk nezdinde projelere olan tepkiyi daha da büyütüyor.
Yaşanan bu olay, sadece bir toplantının engellenmesi değil, aynı zamanda halkın karar alma süreçlerinde söz sahibi olma iradesini ortaya koyduğu bir örnek olarak kayıtlara geçti. Köylülerin kararlı duruşu ve belediye başkanının tavrı, yörede yaşayan insanların kendi gelecekleri hakkında söz sahibi olmak istediklerini bir kez daha gözler önüne serdi.