18 yaşındaki genç yetenek Zeliha Çay’ın ilk kişisel özel resim sergisi, Artvin İl Halk Kütüphanesi’nde açıldı.
Resmi küçüklüğünden beri hobi olarak yapan Zeliha Çay, resimlerini hiçbir resimden referans almadan yaptığı ifade etti. Çay burada yaptığı konuşmasında, “15 Temmuz Anadolu Lisesi’nden mezun oldum. 18 yaşındayım. Resmi küçüklüğümden beri hobi olarak yapıyorum. Yarışmalara da katıldım onlardan da destek aldım. Öğretmenlerimden çok destek aldım. İlkokul öğretmenimden olsun, resim öğretmenimden olsun. Özel bir kursa gitmedim. Tamamıyla kendi başıma ve öğretmenlerimin katkısıyla çalıştım. Resimlerimde genellikle doğallığı tercih ediyorum. Esinti almadan, hiçbir resimden referans almadan resimlerimi yapıyorum. İstek üzerine de yaptığım resimler oluyor” ifadelerini kullandı.
Kütüphane Müdürü Songül Okutan’ın kendisindeki resim sevgisini gördüğünü, ışık tutmak istediğini ve sergi açma sürecinin bu şekilde ortaya çıktığını ifade etti. Genç yetenek Çay,“Sergi açma sürecinde Kütüphane Müdürümüz Songül Hanımla konuştuk. Sergi açabileceğimizi söyledi bendeki resim sevgisini gördü ışık tutmak istedi. Bu şekilde biz bu çalışma yoluna girdik ve en sonunda böyle bir sergi ortaya çıktı. Gelecekte resimden de ilerlemek istiyorum ve belli bir ücret karşılığında resim yapmayı planlıyorum. Ankara Hacettepe Üniversitesi Yapay Zeka Mühendisliği istiyorum. İmkan verildiğinde farklı zamanlarda, farklı konularda ve başlıklarda başka resim sergileri de açmak isterim” dedi.
Artvin İl Halk Kütüphane Müdürü Songül Okutan, Zeliha Çay ile tanışma sürecini anlattı. Okutan, resimlerin çok güzel olduğunu ve böyle bir genç yeteneğin desteklenmesi gerektiğini düşündüğü için destek verdiğini ifade etti.
“DESTEK OLMAK LAZIM”
Müdür Songül Okutan, “Zeliha’yla tanışmamız kız kardeşi Ecrin sayesinde oldu. Ecrin’e otizm sendromu konmuştu. Ecrini annesi diğer çocuklarla kaynaşsın düşüncesinde olduğu için ben çocuğumuza baktım o dönemde kaynaşabileceğini düşündüm. İnisiyatif kullanarak çocukların dahil olduğu etkinliklere aldım Ecrin kızımızı. Ecrin, büyük bir mucize göstererek kısa zamanda çok güzel kaynaştı. O arada Ecrin’i alıp gelip gitmeye annesine destek olmak için Zeliha kızımız geldi. Onunla tanıştık. Konuşurken resim yaptığını bahsedince resimlerini görmek istedim. Sosyal medyada paylaştığı kadar resimlerini gösterdiler. Çok güzeldi hepsi. Halk kütüphanesinde destek olmak lazım biz halkız çünkü. Artvin’inde gençler için imkan kısıtlı. Bunu da göz önüne getirince dedik ki“biz bir ilki başlatalım” Zeliha’yla açılışımızı yapalım, biz de bir şekilde destek olalım. Çünkü başka bir şey elimizden gelmiyor, devlet kuruluşuyuz. Hizmet olarak yapabiliyoruz. Kızımızda olur dedi. Yaz dönemi olduğundan özel bir konu ayrımı yapmadık. Ben hatta kendisine de dedim. İçinden geldiği gibi duygu akışına bırak dedim. Doğal akışında çok güzel ürünler ortaya çıkmış. Bu dönemde yapma sebebimiz aslında her şeyin en sakin olduğu dönem çünkü başka illerden gelen ziyaretçilerimiz çok. Burası küçük bir bölge ama çok göç vermiş ve onlar yaz döneminde ailelerine tatile geliyorlar kütüphaneyi geziyorlar. Biz de bir kişi bir kişidir. Daha fazla hareket olur diye düşündük. “Neden şimdi olmasın?” dedik bir hafta içinde “haydi yapalım” dedik. Önceden sadece konuşuyorduk sonra bir gün belirledik. Kızımız resimleri getirdi. Halk Eğitim desteğiyle kızımız şövalyelerimiz, diğer malzemelerimiz halk eğitimden yer göstermek bizden resimlerimiz kızımızdan böyle ortak bir çalışma gerçekleşmiş oldu. Önümüzdeki yıl olarak Kadınlar gününde ya da Kadına Şiddete Hayır gibi özel çalışmalar olduğunda sosyal platformda bir kadın olarak da imkan bulduğumda ben tekrar kızımızın resimlerini alarak destek sunmayı düşünüyorum.”
“4- 5 YAŞLARINDA KIZIMI KEŞFETTİM”
Zeliha Çay’ın annesi Habibe Çay, kızının resim yeteneğinin akademik başarısına engel olmadığını fark ettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Çok mutluyum, çok gururluyum. Resme çok ilgisi vardı biraz ilgisini azaltmak için uğraştım ama o benden daha inat çıktı. Bu sayede çok şeyler başardı. 4- 5 yaşlarında kızımı keşfettim zaten ilk ödülünü anaokulunda almıştı. İl birincisi olmuştu, daha sonra yaz tatilinde Şekerbank’a babasıyla göndermişti. Orada da Türkiye üçüncüsü olmuştu. Bu şekilde keşfettik. Böyle böyle yurt dışı ve Türkiye ödülleri alarak kendisini daha da ispatladı. Kızımın resim yeteneğini akademik olarak ilerlemesini istediğim için dizginlemeye çalışmıştım. Benim hayalim daha farklıydı ama ikisini de idare edebildi. Resim yeteneği akademiye engel değilmiş “
Ayşe ÖZDER