İşçi Alım Şartına Tepki: “Altı Ay Ne Yiyecek Bu İnsanlar?” İşçi Alım Şartına Tepki: “Altı Ay Ne Yiyecek Bu İnsanlar?”

Doğu Karadeniz’in en önemli doğal miraslarından biri olan Fırtına Vadisi’ni tehdit eden koruma derecesi değişikliği girişimi, kamuoyunda ve çevreciler arasında büyük tepki toplamıştı. Vadinin doğal sit alanı statüsünün düşürülmesine karşı açılan davada bilirkişi heyetinden sevindirici bir rapor çıktı.
21 Mayıs Çarşamba günü saat 11.00’de Rize İdare Mahkemesi’nde görülen duruşma öncesinde, 31 Mayıs’ta bölgede keşif yapan bilirkişi heyeti, Fırtına Vadisi’nin mevcut doğal yapısının korunmasının zorunlu olduğunu belirtti. Heyet, vadinin zengin bitki örtüsü, yaban hayatı ve su ekosistemiyle birlikte bir bütün oluşturduğunu vurgularken, 1. derece doğal sit alanı statüsünün 3. dereceye düşürülmesinin telafisi mümkün olmayan zararlara yol açacağını ifade etti. Bilirkişiler, bu düşürme kararının ekosisteme ciddi biçimde zarar vereceği gerekçesiyle iptal edilmesi yönünde görüş bildirdi.

Whatsapp Image 2025 05 21 At 11.59.37
Fırtına Vadisi Yok Olmasın Platformu, bilirkişi raporunun ardından yaptığı açıklamada bu gelişmeyi memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti. Platform üyeleri, mahkeme sürecinin doğa lehine sonuçlanmasını beklediklerini belirterek, "Bu vadi yalnızca bölge halkının değil, tüm insanlığın ortak mirasıdır. Koruma statüsünün düşürülmesi, Fırtına Vadisi’ni turizm ve yapılaşma projelerine açmak anlamına geliyor. Bu da vadinin bütünlüğüne zarar verir" dedi.
Bölgedeki birçok çevreci kuruluş, akademisyen ve yurttaş, davaya destek vererek bilirkişi raporunun arkasında durduklarını ifade etti. Ekoloji uzmanları ve doğa koruma savunucuları, Fırtına Vadisi’nin biyolojik çeşitliliği, endemik türleri ve kültürel değerleriyle korunması gereken nadir alanlardan biri olduğunu vurguluyor.
Rize İdare Mahkemesi’nin önümüzdeki günlerde açıklaması beklenen nihai kararı, yalnızca Fırtına Vadisi için değil, Türkiye’deki diğer doğal alanlar için de emsal teşkil edecek nitelikte. Platform ve bölge halkı, mahkemenin bilirkişi raporu doğrultusunda karar vermesi gerektiğini, aksi halde vadinin geri dönülmez biçimde zarar göreceğini ifade ediyor.
Fırtına Vadisi’nde verilen bu mücadele, doğa ile rant arasındaki tercihin bir kez daha yargıya taşındığı somut bir örnek olarak kamuoyunun gündeminde yerini koruyor.

Editör: ALİ ERAY ÇELİK