ARTVİN

Filistin İçin Yürüdüler 

10 Aralık İnsan Hakları Gününde Filistin’in özgürlüğü için yürüdüler

Abone Ol

Memur- Sen, İHH Artvin, İlim Yayma Cemiyeti, Cihannüma Derneği, Tügva ve Artvinliler Vakfı “10 Aralık İnsan Hakları” gününde Filistin halkına yapılan soykırımı engellemek amacı ile Artvin Merkez Camiinde başlayıp Halit Paşa Camisine kadar yürüyüş gerçekleştirdiler. A
12.30 ‘da başlayan yürüyüşe Artvin halkı da katılım göstererek “Filistin özgür olana dek meydanlardayız” dediler. 
Düzenlenen yürüyüşte konuşma yapan İHH Artvin İl Temsilcisi Osman Delibaş, İsrail’in Filistin’e karşı uyguladığı saldırıda 13 bine yakın kadın ve çocuk olmak üzere 17 binden fazla Filistinliyi şehit ettiklerini söyledi. 


İsrail’in Gazze’deki insan haklarını ve savaş hukukunu hiçe sayarak çocuk, kadın, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin saldırıların sürdüğünü kaydetti. Gazze’de hiçbir yerin güvenli olmadığını dile getiren Delibaş “On yıllardır Filistin'de büyük zulümler işleyen İşgalci İsrail, 7 Ekim sonrasındaki süreçte ise saldırılarını daha da artırdı. Gazze'de tam anlamıyla bir soykırım yapan işgalciler, son 2 aylık süreçte, 13 bine yakını kadın ve çocuk olmak üzere, 17 binden fazla Filistinliyi şehit etti”
“Hiçbir sınır gözetmeksizin yapılan İsrail saldırıları sebebiyle şu an Gazze’de hiçbir yer güvenli değil. Camiiler, hastaneler, okullar ve sivil yerleşim yerleri Siyonistlerin hedefinde. Beyaz bayrak açan siviller dahi üzerlerine ateş açılarak katlediliyor. İşgalciler, kullanılması uluslararası sözleşmelerce yasaklanmış bombaları Gazze'ye yağdırıyor. İnsanlık tarihinde örneğine az rastlanır bir zulüm, tüm dünyanın gözleri önünde yaşanıyor. Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından alınan tüm uluslararası kararlara rağmen işgalci İsrail hukuku tanımıyor, saldırmaya ve işgale devam ediyor. Ne yazık ki, dünyanın gözleri önünde yaşanan bu zulmü durduracak somut adımlar atılmıyor” dedi. 
“Filistinlileri Vatanlarını Terk Etmeye Zorluyorlar”
İsrail tarafından 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye, tüm dünyanın yaklaşık 80 yıldır acısını unutamadığı Hiroşima saldırılarında atılan bombaların 3 katından fazla bomba atıldığını ifade eden Delibaş “Halkları işgalci İsrail’in zulümlerini yüzbinlerce kişinin katıldığı eylemlerle protesto ederken, ABD ve Batı dünyası yaşanan zulümleri görmezden gelerek hâlâ işgalcilere verdiği desteği sürdürüyor. Ve ne hazindir ki; askeri, ekonomik ve siyasi anlamda büyük güçlere sahip olan islâm ülkeleri de üzerlerine düsen sorumlulukları yerine getirmiyorlar”


“Yalnızca vatanlarını işgale teslim etmedikleri için ağır bedeller ödeyen, yakınlarını kaybeden, evlerini kaybeden ve hatta her an kendi hayatlarını kaybetme tehlikesi bulunan Filistinliler, haklı davalarından asla vazgeçmiyorlar. Filistinli kardeşlerimiz, verdikleri mücadele ile insanlığın onurunu korumaya devam ediyorlar. İşgalci İsrail’in saldırıları bir kere daha gösterdi ki, Siyonizm yalnızca Filistin için değil, başta Orta Doğu olmak üzere tüm dünya için büyük bir tehdittir. Tarih, çok zalim devletler gördü. Tarih boyunca zalim hiçbir devlet, âbâd olamadı. Her biri er ya da geç işledikleri zulümlerin bedelini çok ağır bir şekilde ödedi ve nesillerine zulümlerini bir utanç olarak bıraktılar. İsrail de Allah’ın izniyle hedefine asla ulaşamayacak. İşgalci İsrail rejimi, yaralıların tedavisini dahi engelliyor. Hatta Gazze'ye yakıt girişini yasaklayarak kuvözdeki bebekleri ve yoğun bakımdaki ağır hastaları ölüme terk ediyor. Yıllardır Filistinlilerin topraklarını işgalci teröristler eliyle gasp eden İsrail, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de uyguladığı soykırımla Filistinlileri vatanlarını terk etmeye zorluyor” diye konuştu. 
Filistin özgür olana kadar mücadeleyi tüm güçleri ile sürdüreceklerini vurgulayarak konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı “Apertheid rejimi İsrail; masum insanlara, çocuklara, kadınlara, yaşlılara saldırdığı gibi, tüm bu olayların dünyaya duyurulmasını sağlayan basın mensuplarını katletmekten de çekinmiyor. Bugün burada ve tüm Türkiye'de Kudüs sevdalılarıyla birlikte İsrail’in hukuksuz uygulamalarına karşı çıkıyoruz. Tüm Filistin ve Kudüs sevdalıları olarak bu davayı savunmaya devam edeceğiz. Türkiye'yi, uluslararası mekanizmaları ve herkesi harekete geçmeye ve İsrail’in attığı hukuksuz adımları ve işgali durdurmaya çağırıyoruz. Son olarak herkese sesleniyor ve diyoruz ki tüm dünya halkları tepkisini açıkça göstermelidir”


“Bütün İslam ülkeleri ve halkları bir araya gelip tepkisini ortaya koymalıdır. İsrail, hukuksuz işgal hareketi ve katlettiği insanlar için uluslararası hukuk önünde ve tüm dünyanın vicdanında hapsedilmelidir. Mescid-i Aksa'nın, Kudüs'ün, Filistin'in ve dünyanın özgürlüğü, Siyonist zulmün ve işgalin sona ermesi için, yapılan eylemleri desteklemek hepimizin görevidir. Bizler Türkiye'nin sivil toplum kuruluşları ve halkı olarak Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin özgür oluncaya kadar mücadelemizi tüm gücümüzle sürdüreceğiz”

Ayla ALKAN