Artvin Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Konferans Salonunda gerçekleştirilen program Kuran-ı Kerim Tilaveti ile başladı.
Programda açılış konuşmaları; Cihannüma İl Temsilcisi Doç. Dr. Muhammet Ardıç ve Artvin Çoruh Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin tarafından yapıldı.
İl Temsilcisi Ardıç gerçekleştirdiği açılış konuşmasında, "Baharı başlatan çiçeğimiz, milli görüş lideri Erbakan hocamız ve onun şahsında milli görüşün değerlerini ve değerlilerini yeniden ve bir daha anmak ve anlamak daha da önemlisi o değerleri hayata geçirmek konusundaki kavlimizi yenilemek üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız." dedi.
Rektör Bilgin burada yaptığı konuşmasında, "27 Şubat 2011’de vefat eden Türkiye’nin son dönemde yetiştirdiği nadir devlet, siyaset, ilim adamı merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocayı yâd etmek üzere toplanmış bulunuyoruz. Merhum hocanın vefatının 13’üncü sene-i devriyesinde kendisine rahmet diliyoruz. Minnetle yâd ediyoruz.
Hocamız her şeyden önce çok boyutlu manevi, kültürel, siyasi ve bilimsel kişiliğiyle meselelere bakabilen ve farklı bir üslup tarzıyla sorunlara yaklaşabilen lider bir kişiliğe sahipti. Kendisini de milletin davasına adamıştı. Bu nedenle hocayı anlayabilmek için onun dava, fikir ve yaklaşımını anlamak ve üzerinde düşünmek zorundayız.” ifadelerini kullandı.
Sinevizyon gösterisi ile devam eden programa konuk olarak katılan AK Parti Artvin Belediye Başkan Adayı Mehmet Kocatepe, Mücahit Erbakan konulu sohbetini gerçekleştirdi.
Kocatepe, “2011 yılında kaybettiğimiz bir değerden bahsetmek istiyorum. Necmettin Erbakan bir isimden çok daha fazlasını ifade eder bizim neslimiz için. Onun yaşamına şahitlik etmiş ve kendisiyle birlikte yol almış olmanın ayrıcalık olduğuna inanıyorum. Bugün ardımızda bıraktığımız her konu hakkında isabetli fikirleri, nezaketi, birleştirici ve bütünleştirici siyaseti ile hala tekrar tekrar açıp okunacak kitap gibidir. Genç yaşlarda yanında yakınında bulunurken onun en çok değer verdiği ve sık sık ifade ettiği heyecan heyecan heyecan isteğini zirvede hissettiğimiz yıllar bizler için hayatımızın geri kalanında batarya görevi görmüştür. O yıllarda depoladığımız heyecan ve azimle ülkemize hizmet etmeye devam ediyoruz. Son nefesine kadar Allaha kul, ülkesine ve tüm mazlumlara sahip çıkan lider olma gayesinden hiç sapmadan geçirmiş olduğu ömür bizlere örnek teşkil etmektedir.
Erbakan’da gördüğüm en mühim hasletlerden birisi asla vazgeçmeyişidir. Kazanmanın Allah katında olduğunu bilir ve eğer gerekli gayret gösterildiyse sonucu zafer olarak değerlendirir ama orada nokta koymaz. Nerede kalmıştık deyip yeniden besmele çeker her işinde. Bu azim ve kararlılık onu bir dünya lideri yapmadan önce başarılı bir bilim insanı yapmıştır. Bakınız bu ülkede Müslümanların en çok vurulduğu nokta olan bilimden uzak kalma eleştirisi Erbakan’la birlikte yerle yeksan olmuştur. O ülkenin dehası sayılacak derecede başarı gösterdiği ilmini teşkilat kurma ve devlet yönetmede kullanmıştır ki kendisi makine mühendisidir. Teşkilatları bir makine edasıyla tasarlayarak en küçük parçasından anahtarına kadar herkesin çalışma sistemini ve ehemmiyetini reçete etmiştir. Büyük gayret ve fedakârlıklarla devletin başına geçtiğinde de her parçayı hem ayrı ayrı en iyi çalışır hale getirirken bu parçaları birlikte yürüyen koca bir makine sistemi haline getirmeyi hedeflemiştir. Bunun en orijinal örneği havuz sistemidir.
Son olarak hocanın literatüre kazandırdığı bir ideal bir dava ismi olan adil düzenden bahsedeceğim sizlere. Çünkü adalet her sistemin en önemli unsurudur. Biz bu hususun önemini Kurandan öğreniriz. Yüce Allah cc insanlara dünyayı ve birbirlerini emanet etmiş ve bu imtihanın sonucunda bir mahkeme kuracağından bahsetmiştir. Bu öyle bir mahkeme ki zerre kadar iyilik yapan da zerre kadar kötülük yapan da karşılığını alacaktır. İşte dünyaya geliş amacımıza binaen adaletin hakim olmasını sağlamak bizim görevimizdir deyip yola çıkan Erbakan’dır. Üstelik bu öyle yüksek bir idealdir ki bütün dünya ülkeleri için sadece gücün ve paranın sağlayacağı bir adaleti topyekûn reddederek tüm mazlumların haklarını korumayı vadeder. Bunun için D8 gibi dev bir proje üretmiş ve büyük gelişmeler sağlamıştır. Velhasıl kelam büyük bir lider bir önder geçti hayatlarımızdan. Bize hem bütün güzel fikirleri idealleri kaldı hem de yüzümüzde tebessüm bırakan güzel insanlığı. Biz kendisinden razıyız. Rabbim de razı olsun. Mekânı cennet olsun inşallah.” şeklinde konuştu.
Cihannüma ailesi tarafından 'Bir Yetim Büyütüyorum' Projesi kapsamında Kocatepe adına Deniz Feneri Derneğine bağışta bulunuldu. Kocatepe'ye belgesini Rektör Bilgin takdim etti.
İl Müftüsü Mesut Harmancı’nın hatim duasını gerçekleştirmesinin ardından program sona erdi.
Ayşe ÖZDER