Adalet Partisi Artvin Belediye Başkan Adayı Fırat Büyük, yirmi yıllık CHP-AKP siyasetinin ülkemizi getirdiği noktanın ortada olduğunu ifade ederek, “ Siyasi enkaz haline gelmiş Türkiye ve Artvin’e verecek hiç bir şeyi kalmamış fosil SİYASETİNE önce Adalet diyerek son vermeye geliyoruz” diye konuştu.
Adalet Partisi Artvin Belediye Başkan adayı Fırat Büyük, çarenin Adalet Partisi olduğunu belirterek yaptığı açıklama ile ülkenin hem AKP’den hem de CHP’den kurtarılması gerektiğini vurguladı. Fırat Büyük açıklamasında; “ Yirmi yıllık CHP - AKP siyasetinin ülkemizi getirdiği nokta ortadadır. CHP - AKP HACİVAT KARAGÖZ siyaseti ülkeyi içinden çıkılması güç bir buhrana, kısır döngü ye sokmuş, Emperyalist ABD, NATO ve Batı’nın oyuncağı hâline getirmiştir.
Özellikle yer altı zenginlikleri yabancı ülkelere ve şirketlere peşkeş çekilmiştir, Osmanlı’nın son döneminde olduğu gibi ülke rehin verilmiş, bu siyasetin adı da milli ve yerli konmuştur, GLADYOCU, NATOCU AKP, MHP iktidarı akıl nedenden uçmuş hasta politikaları ile ülkemizi ve milletimizi yok olmanın eşiğine getirmiştir.
Artvin Türk milletinin Türkiye de ki kötü gidişe dur diyeceği İlk MİLLİ direniş noktası olacaktır.
Önce adalet diyeceğiz,
Önce MİLLET diyeceğiz,
Önce Türkiye diyeceğiz,
Bizim önceliğimiz Araplar, ABD veya batı değil Türk Milleti’dir.
Genel başkanımız Prof. Dr. VECDET ÖZ ün dediği gibi
Ekonomi ruh gibidir, bedeni terk etti mi bir daha geri dönmez.
İktidarın ve muhalefetin ruhlu bedeni terk etmiş
Yirmi yıllık siyasi cesetler ülkeyi ve Artvin'i yönetemez.
Siyasi enkaz haline gelmiş Türkiye ve Artvin’e verecek hiç bir şeyi kalmamış fosil SİYASETİNE önce Adalet diyerek son vermeye geliyoruz” diye konuştu.
Büyük: Siyasi enkaz haline gelmiş Türkiye ve Artvin’e verecek hiç bir şeyi kalmamış fosil SİYASETİNE önce Adalet diyerek son vermeye geliyoruz.
Adalet Partisi Artvin Belediye Başkan adayı Fırat Büyük, “Seçim onaylı İktidar, iktidar, toplumun normlarına, değerlerine uygun şekillenen, toplum tarafından onaylanan gücün hâkim olma, yönetme durumudur.
Siyasal iktidar millet tarafından onaylanmadığı sürece zorbalıktan başka bir şey değildir, iktidarın politikaları da millet tarafından onaylanmaz ise zorbalıktır.
Nasıl mı? Bakalım nasıl;
iktidarın milletin temel hak hürriyetlerini kısıtlayıcı, hak kaybına neden olan karar, kararlar alması yani milletin hakkını gasp etmesi bu zorbalık örneklerinden bir tanesidir, emeklilik katsayısını düşürmesi, emekli maaşlarını zaman içerisinde sadaka düzeyine indirmesi vb.
Bu nedenle siyasal iktidarların problemi, bireysel ve toplumsal onanma durumunu iktidar olduktan sonra göz ardı etmesi, kanun, yasa tanımaz hale gelmesidir. Tepkisiz bir millet, milletin onayını aramayan iktidarın daha da azgınlaşmasına neden olur.
Siyasal iktidarların kendini haklılaştırma ve rasyonelleştirme, politikalarını millete yedirme süreci içerisinde siyasal iktidarın kaçınılmaz olarak, eylemleri haklı, emirleri uyulabilir, cezaları katlanabilir, hataları mazur görülebilir olması için sosyal, siyasal, ekonomik politikanın milletin onayı yanı sıra milletin çıkarına da olmalıdır.
Ülkemizde siyasi iktidar seçimlerde milletin onayını alarak , seçim sonrası politikalar da milletin onayına ihtiyaç duymadan emperyalist ABD'nin yakın ve Ortadoğu' da ki politikalarının uygulayıcısı olmaya heveslenmiş, ekonomik, sosyal, siyasal politikaları millet yararına iyileştirme ve milletin menfaatlerini gözetmek yerine Türkiye ve Türk milleti için millet onaysız zorbalığı tercih etmiştir” ifadelerini kullandı.
