ARHAVİ

‘Bizi Ne Bekliyor’ Paneli Gerçekleşecek

Arhavi’de madene karşı mücadele sürüyor. Bu haftasonu ‘Bizi Ne Bekliyor?’ paneli yapılacak.

Abone Ol

Arhavi’de 28 Eylül Cumartesi günü saat 14.00’te Özay Otel'de ve 29 Eylül Pazar günü saat 17.00'de Derecik Köyü Sidere'de yapılacak olan iki etkinlikte, Gazeteci-Yazar İbrahim Gündüz ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) öğretim üyesi Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu, bölgeyi tehdit eden maden projeleri üzerine önemli bir konuşma yapacaklar. Panelin odağında, Cengiz Holding’in Arhavi’de on köyü kapsayan 1930.92 hektarlık alan için aldığı maden ruhsatı ihalesi ve bu durumun bölge halkına olan etkileri yer alıyor.

Pilarget Platformu’ndan Fazlı Zorluoğlu, herkesi bu panele davet ederek, mücadelenin önemine değindi. "Bu yola beş sene önce çıktık. Yanımızda duranlar oldu, durmayanlar oldu. Bu noktaya geleceğimizi çok önceden biliyorduk ama tam anlatamadık. Artvin İl Meclisi’nde iki sene önce Pilarget Havzası’nda Balıklı’da akan suyun 50 sene sonra Arhavi’nin su rezervi olarak meclisten geçtiğini unutmayalım. Su olan yerde maden olmaz" diyerek, bölgenin doğal kaynaklarının korunmasının önemine dikkat çekti.

Zorluoğlu, siyanürle yapılacak madencilik faaliyetlerinin bölgenin su kaynaklarına, tarımına ve ekolojik yapısına ciddi zararlar vereceğini vurguladı. "Çevrede siyanür olduğunda yağmur ve güneş suya karışacak. İçme suyumuz kalmayacak, çayımızı toplayamayacağız, armut yiyemeyeceğiz. Bugün burada olmamızın sebebi bu" diyerek, bölge halkının su ve toprak gibi doğal zenginliklerini korumak için direnmeleri gerektiğini belirtti.

Zorluoğlu, Arhavi’nin doğal güzelliklerini koruma mücadelesine vurgu yaparak, "Artvin’in, Arhavi’nin, Rize’nin üstü altından daha değerlidir. Üstü tüm halkındır ama altı sadece birkaç kişinindir. Emperyalizme hizmet eden kapitalistlerin işidir" dedi. Zorluoğlu, Cerattepe’de verilen mücadelenin sonucunda madenciliğin durdurulduğunu hatırlatarak, Arhavi halkının da direnerek başarıya ulaşabileceğini söyledi.

Arhavi’deki maden projeleri, yalnızca çevreyi değil, aynı zamanda bölgenin geleceğini ve halkın yaşam kaynaklarını da tehdit ediyor. Zorluoğlu ifadeleri, bu mücadelenin yalnızca bir çevre sorunu olmadığını, aynı zamanda bir gelecek mücadelesi olduğunu gözler önüne seriyor. "Direnenler, memleketini sevenler madenciliği durdurabilir," diyerek, Arhavi halkının toprağını ve geleceğini korumak için kararlılıkla mücadele etmesi gerektiğini ifade ediyor.