Türkiye genelinde olduğu gibi Artvin’de de hayat pahalılığı, derinleşen ekonomik kriz ve gelir adaletsizliği yurttaşların yaşamını giderek zorlaştırıyor. Temmuz ayında emeklilere yapılan yüzde 15’lik maaş artışı tepkilere neden olurken, asgari ücrete herhangi bir ara zammın yapılmaması hem özel sektör çalışanlarını hem de belediyelerde görev yapan emekçileri ağır bir ekonomik darboğaza sürüklüyor. DİSK/Genel-İş Artvin-Rize-Ardahan Şube Başkanı Selim Bilgin, gelinen noktada ara zammın artık kaçınılmaz hale geldiğini vurgularken, belediyelerin de personeline maaş ödeyemeyecek duruma geldiğini belirtti.

Gündem Artvin internet haber sitesine değerlendirmelerde bulunan Bilgin, Türkiye'deki gelir dağılımı uçurumuna dikkat çekerek, “84 milyon yurttaşın toplam geliri, sadece 61 bin kişinin geliriyle eşitlenmiş durumda. Bu, gelir dağılımındaki büyük bozulmanın açık göstergesidir” ifadelerini kullandı. Bilgin’e göre, ülkede hem asgari ücretli hem emekli hem de kamu çalışanı artık temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayacak bir noktaya geldi.

Artvin gibi küçük şehirlerde bile yaşamın sürdürülebilir olmaktan çıktığını ifade eden Bilgin, “Emekliye yapılan zamlarla Artvin gibi kentlerde barınmak, kira ödemek imkânsız hale geldi. Komşular arasında tartışmalar artacak, toplumsal huzursuzluk derinleşecektir. Vatandaş artık ekmeğini bile alamaz duruma geldi” sözleriyle yaşanan sosyoekonomik gerilimi gözler önüne serdi.

Ocak 2024’ten bu yana asgari ücrete hiçbir artış yapılmadığını hatırlatan Bilgin, 22 bin 104 TL olan asgari ücretin, yılın ilk altı ayında yaşanan yüksek enflasyon karşısında büyük oranda eridiğini belirtti. Bilgin, “Asgari ücretli hem çalışıyor hem de evine ekmek götüremiyor. Mevcut ücretin reel değeri yaklaşık 19 bin TL’ye düştü. Yani asgari ücret 3.500 lira değer kaybetti. DİSK/Genel-İş olarak ara zam mecburiyet haline gelmiştir” dedi.

MHP Heyetinden Artvin Ticaret Borsası’na Ziyaret
MHP Heyetinden Artvin Ticaret Borsası’na Ziyaret
İçeriği Görüntüle

Ekonomik krizin yalnızca bireysel düzeyde değil, kamu kurumlarını da etkilediğini vurgulayan Bilgin, özellikle taşra belediyelerinin ciddi bir finansal krizle boğuştuğunu söyledi. Bilgin’e göre, İller Bankası’ndan belediyelere aktarılan paylar üzerindeki kesintiler geçtiğimiz yıllarda yüzde 40 seviyesindeyken, bugün bu oran yüzde 77’ye kadar çıktı. Bu durumun belediyeleri borçlanmaya mecbur bıraktığını ve çalışanların maaşlarını ödeyemez hale getirdiğini ifade eden Bilgin, “Muhalefet partilerinin yönettiği belediyeler adeta ekonomik kıskaca alınmış durumda. Bu belediyeler nefes alamıyor. Belediyelerin borçları yapılandırılmalı, uzun vadeye yayılmalı, böylece önlerini görebilmelidir” çağrısında bulundu.

Belediyelerde çalışan emekçilerin büyük kısmının taşeron şirketler aracılığıyla istihdam edildiğine de dikkat çeken Bilgin, bu çalışanların ikramiye, sosyal hak ve güvence konusunda ciddi mağduriyetler yaşadığını ifade etti. Ortalama belediye işçisinin maaşının 30 bin TL civarında olduğunu belirten Bilgin, bu rakamın dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırının (yaklaşık 85 bin TL) çok altında kaldığını vurguladı. Bilgin, “Gıda harcaması bile 25 bin lirayı buluyor. Bu ücretlerle geçinmek mümkün değil. Bu nedenle belediye işçilerine kadro talebimizi yineliyoruz” dedi.

Kamu sektöründe yaşanan diğer sorunlara da değinen Bilgin, kamu çerçeve protokolünün hâlâ tam anlamıyla uygulanmadığını belirterek, sözleşmelerin imzalanmamış olmasının belirsizlik ve mağduriyet yarattığını ifade etti. Bilgin, “Yapılan sınırlı iyileştirmelere rağmen şartlar zorlanarak bazı adımlar atıldı, buna teşekkür ediyoruz. Ancak bu adımlar yeterli değil” sözleriyle taleplerinin devam ettiğini belirtti.

DİSK/Genel-İş Artvin-Rize-Ardahan Şube Başkanı Selim Bilgin’in açıklamaları, ekonomik krizin emekçiler üzerindeki yakıcı etkisini bir kez daha gözler önüne sererken; hükümete, kamu kurumlarına ve yerel yönetimlere acil adım atılması yönünde güçlü bir çağrı niteliği taşıyor.

Muhabir: Ali Eray ÇELİK